Eş ilişkisinde alma - verme konusunda “sorumluca ve farkındalıkla bir denge” oluşturmak çok önemli. Dengeyi bozacak her türlü yaşantı ilişki sorunlarına zemin hazırlıyor ya da sorun yaşanmasına neden oluyor.

Neleri bilelim ve yapalım bir bakalım;

Eşinizden kendiniz için isteklerde bulunun. İsteyebilmek, almak ve aldığının keyfini sürebilmek bir beceridir. Bu beceriyi kazanın ve kullanın. Pek çok insanın istemeyi bilmediğini veya isteği gerçekleştirildikten sonra geribildirimde bulunmayı ve gerçekleştirilmiş isteğinin keyfini sürmeyi becermediğini görüyoruz. Eşiniz isteğinizi gerçekleştirdiğinde bunun keyfini çıkarın. Mutluluğunuzu ve takdirinizi keyifle iletin. İsteğinizi gerçekleştirmedi ise trip atmak, küsmek, iletişimi koparmak tartışma çıkarmak yerine isteğinizi ifade etmeye devam edin. Taa ki yapana kadar…

Yetişkin dünyasında, bir şey söylenmedi ise, yoktur. Yetişkinler ne istediklerini bilir, isteklerini uygun şekilde, zaman ve içerikte ifade eder. Söylememe ne gerek var, her şeyi teker teker söylememek mi gerek, beni seviyorsa isteklerimi bilmesi gerekir, ben söylemeden beni anlamalı, söyledikten sonra ne değeri kalır ki gibi düşünceler geçerli değildir. İstediğiniz her şeyi teker teker ve anlaşıldığınızdan emin olana kadar söylemelisiniz.

Sevginizi kendi dilinizce ve eşinizin dilince gösterin. Eşiniz sizin dilinizce sevgisini gösteremiyorsa ona uygun şekilde ifade edin ve nasıl davranırsa sevildiğinizi hissedersiniz anlatın ve sevgisini beklediğiniz gibi aldığınızda memnuniyetinizi keyifle iletin. Siz de onun sevgiyi alma şeklini öğrenin ve sevginizi onun gereksindiği şekilde gösterin ki evliliğiniz keyifle dans etsin.

Yaşamınızdaki her şeyi halledebilme kapasiteniz olsa ve zaten tüm sorunlarınızı çözebiliyor olsanız bile bazı konularda eşinizden rehberlik ve yardım alın. Onun fikirlerine başvurun ve size yardımcı olabilme fırsatı verin. Yardımcı olabildiği konusunda geribildirimde bulunun ve takdirlerinizi iletin. Eşler birbirlerinin işine yaradıklarını bildiklerinde birbirleri için bir şeyler yapma konusunda daha istekli oluyor.

Eşinizde ve eşinizin dünyasında olan bitene dikkat edin. Farkları fark edin ve ona ifade edin. Nasıl görünüyor, nelerle ilgileniyor, duygu durumu nasıl, sorun. Başarıları, başarısızlıkları ve sorunlarına karşı duyarlı olun. Dinleyin, anlamaya çalışın. O istemediği sürece akıl vermekten uzak durun, sadece içinde bulunduğu durumu anlamaya çalışın ve bunu ona gösterin. Gereksinim duyar, sizden destek ve yardım isterse de onun için elinizden gelenin en iyisini yapma gayreti içinde olun, tabi siz de istiyorsanız…

Eşinizin dünyasındaki güzellikleri görmeye ve fark etmeye çalışın. Ona iltifat etmek için fırsat kollayın ve tüm fırsatları değerlendirin. Nelerin üstünde çok durursanız onların olabilme olasılığı artar. O zaman güzellikleri arttırın ki güzelliklerle karşılanma olasılığınız artsın.

Şikâyet etmek, söylenmek ve ortaya konuşmak yerine, istediklerinizi ve tüm ifade etmek istediklerinizi aracısız bir şekilde ve doğrudan iletin. Anlaşıldıklarınızın ve anlaşılmadıklarınızın sorumluluğunu alın, yine ve yeniden anlatın.

İsteklerinizin gerçekleşmesi ya da gerçekleşmemesi veya eşinizden beklentilerinizin karşılanması ya da karşılanmaması konusunda mutlaka geribildirimde bulunun. Söylenmemişler nasıl bilinebilsin ki. Aranızda geçen olayları durumları kendi haline bırakmak yerine gereken ve üzerinize sorumluluğu alın, gereken ve üzerine düşen sorumluluğu da eşinize bırakın. Birbirinizle ilişkinizin gidişatı konusunda konuşun. Açık olmak ve geribildirimde bulunmak çok önemli, gerektiği kadar kullanın.

Kadınlar kadın olduğunu, erkekler erkek olduğunu akıllarında tutmalılar. Çünkü evlilik ilişkisinde cinsiyet özelliklerini yaşayabilmenin hem kadın için hem de erkek için büyük önemi var. Eşler cinsiyet özelliklerine sahip çıksınlar elbette ama bir yandan da eşlerinin cinsiyetine özgü gereksinimlerini karşılamak için çaba harcasınlar. Örneğin, erkek eş, kadın eşine karşı, arzusunu, tutkusunu, ilgisini ve verdiği değeri onun anlayabileceği şekilde gösterebilmeli. Kadın eş, erkek eşine karşı, onu takdir ettiğin ona ihtiyaç ve saygı duyduğunu onun anlayabileceği şekilde gösterebilmeli. Kadınca ve erkekçe dilleri her iki eş tarafında da öğrenilmeli ve kullanılmalıdır.

Tüm bunlar “eş olma sorumluluğu” kapsamında yapılmalıdır. “Eş olmak” evlilikle birlikte alınması gereken sorumluluktur ve bu sorumluluğun icrası, eş olmaya devam edildikçe devam etmelidir.

Eş olmanın getireceği sorumlulukları alabilen ve bu sorumlulukları yerine getirebilen aynı zamanda eşinin sorumluluklarını bilen, o sorumlulukları eşinin almasını bekleyip onları eşinden alabilenler evliliklerini yürütürken farkındalıklı ve dengeli bir eş ilişkisi oluşturabiliyorlar.

Siz ne durumdasınız?