Değersizlik duygusu insana musallatsa, sürülen ömrün, coşkusuz, keyifsiz ve enerjisiz olması kaçınılmaz oluyor.

Kendini değersiz gören kişi, kendine gösterilen değer içeren yaklaşımları da hak ettiği şekilde içine sindirip kullanamıyor. Kendine değer gösterildiği her durumda bir şekilde kendini rahatsız hissediyor, içi ona “hak etmiyorsun” diyor. Kendini değersiz hissettirecek bir tavır içine giriyor ve beklenen gerçekleşiyor. Değersizlik duygusunu pekiştirecek birçok durum ortaya çıkıyor ve sonuçta o tanıdın bildik “değersizlik cehennemi” kişiyi yine ve yeniden sarmalıyor.

Kişi kendine “zaten değersizim” i yaşatmaya devam ediyor…

Değersizlik duygusu insana tesadüfen yapışmıyor elbette. İncelendiğinde çok derinlerde ve geçmişle bağlantılı birçok gerekçesi bulunuyor. Çoğu zaman nedenleri kişinin kendisi tarafından fark edilmemiş oluyor. Fark edebilmeleri için de geçmişlerinden bu günlerine doğru uzun bir yolculuktan geçmeleri ve acıtan birçok gerçekle yüzleşmeleri gerekiyor.

Değer duyguları ile yeni bir yaşam içeriği oluşturabilmeleri için bir ton emek ve çabaya ihtiyaç oluyor. Hiçbir şey öyle kolayca da olmuyor, olamıyor…

Eğer sen de değersizlik duyguları içinde yüzen ve artık huzur bulmak isteyenlerdensen yazacaklarıma bir bak derim;

Önce değersizlik duygusu hâkim olan bireyler nasıl bir durumdalar bakalım;

Değersizlik duygusuna sahip kişiler, çoğu konuda kendilerinden umudu kesmişlerdir.

Kendilerini önemsiz ve işe yaramaz hissederler.

Hiçbir işi doğru dürüst beceremeyeceklerini düşünürler.

Benlik saygıları yeterli değildir.

Kendileri hakkındaki düşünceleri olumsuzdur.

Kendilerinden memnun değillerdir.

İçten içe mutluluğu ve huzuru hak etmediklerine inanırlar ve bu inançlarını gerçek kılmak için ne gerekirse yaparlar.

Yaşamlarına değer hissettirecek şeyleri alamazlar.

İstemek ve almaktan daha çok çok verme eğilimindedirler (zaman, para, ilgi, sevgi vb.)

Kendilerini ve kendi bakımlarını ihmal ederler.

Hayır deme becerileri yok gibidir ve hayır dediklerinde suçlu hisseder ve bu suçluluk duygusunun etkisinden kurtulmaları çok zor olur.

Kendilerine zarar verici davranış ve alışkanlıklara yatkındırlar (sigara, alkol ve madde kullanımı)

Kendilerine güvenleri yeterli değildir.

Kendilerine özsaygıları eksiktir.

Bir başkasının onlara gösterdiği değer içerikli yaklaşımlardan rahatsızlık duyarlar.

Mat ve sönük görünürler.

Işıltıları kaybolmuştur.

Yaşam enerjileri yok gibidir.

Var ama yok, yaşıyor ama ölü gibidirler…

Ayrıca değersizlik duygusu bazı psikiyatrik sorunlara da zemin hazırlar.

Yukarıdakileri yaşayan kişilere haftaya söyleyeceklerim var…

Bu sayfada buluşalım…