Türk milletinin gurur kaynaklarından biri, halterin efsane ismi Naim Süleymanoğlu, sadece ağırlıkları kaldırmakla kalmadı, aynı zamanda vatanına ve Türklüğüne olan bağlılığıyla da unutulmaz bir destan yazdı.

          "Cep Herkülü" lakabıyla da bilinen bu eşsiz sporcu, sadece fiziksel gücüyle değil, aynı zamanda Türklük onurunu zirveye taşıdığı başarılarıyla da anılmaktadır.

          Naim Süleymanoğlu'nun Bulgar kimliğini reddedip Türklüğünden asla vazgeçmemesi, onun Türklüğüne olan derin bağlılığının bir göstergesidir. Güçlü iradesi ve azmi sayesinde, bulunduğu coğrafyada yaşanan zorluklara rağmen Türklük kimliğini korumuş ve dünyaya bu kimliğiyle seslenmiştir.

          Naim Süleymanoğlu'nun başarıları, sadece spor tarihine değil, aynı zamanda Türk milletinin kalbinde özel bir yer edinmiştir. Küçük yaşta Türkiye'ye sığınması, onun özgürlük ve bağımsızlık aşkının bir yansımasıdır. Her kaldırdığı ağırlıkla, dünya rekorlarını alt üst ederek, Türk milletine olan sevgisi ve sadakati tüm dünyaya haykırmıştır.

          Türkçülük duyguları, Naim Süleymanoğlu'nun başarısının arkasındaki güç kaynağıdır. Onun bu güçlü bağlılığı, sadece spor sahnesinde değil, aynı zamanda yaşadığı zorluklar karşısında da kendini göstermiştir. Cep Herkülü, kendi mücadeleleriyle sadece kendi hikayesini değil, aynı zamanda tüm Türk milletinin mücadele azmini temsil etmiştir.

          Bulgaristan'da yaşayan Türklerin maruz kaldığı zulmü dünya gündemine taşıyan Naim Süleymanoğlu, sadece bir sporcu değil, aynı zamanda bir insan hakları savunucusu olmuştur.

          Cep Herkülü'nün hikayesi, sadece bir sporcu portresinden çok daha fazlasını barındırmaktadır. Naim Süleymanoğlu, Türk milletinin asaletini ve direncini dünyaya gösteren unutulmaz bir kahramandır. Onun yaşamı, Türkçülük duygularını, vatan sevgisini ve insan haklarına olan duyarlılığını bir araya getiren muazzam bir destandır. Cep Herkülü'nün hikayesi, gelecek nesillere, sadece ağırlıkları kaldırmakla değil, aynı zamanda insan haklarına, vatan sevgisine ve Türklük onuruna olan bağlılığıyla ilham olacak bir miras bırakmıştır.

          Unutmamalıyız ki evimiz, ailemiz, işimiz, duygu düşüncelerimiz, yüzümüz değişebilir lakin tek bir şey değişmez. O da kimliğimizdir. Biz unutsak bile Türk olduğumuz unutulmaz! Bu yüzden bu bilince sahip olup, bütün dünyaya Türklerin yaşadığı zulmü duyurmak için çalışan ve başaran Naim Süleymanoğlu’nu büyük bir saygıyla yad ediyorum.