Kadınlar ve erkeklerin, temelde insan olma ortak özelliklerine sahip olmalarıyla birlikte cinsiyetlerine özgü bazı farklılıkları vardır. Bu farklılıklar doğalarında vardır ve doğaldır. (Daha önceki yazılarımda bu farklılıklardan söz etmiştim). Bu farklılıklarla birlikte içlerinde de birbirlerine ait parçalar barındırırlar.

Bilinçli evliliklerde eşler birbirlerinin insan olmaya ve cinsiyete özgü benzer ve farklı özelliklerinin farkındadırlar ve kabul ederler. Bu farklı ve benzer parçalarla birlikte birbirlerini tamamlar ve bütünleşirler.

Eşler arasındaki birçok iletişim ve ilişki sorununun, bu farklılıkları bilmemekten, görmezden gelmekten ya da kabul etmemekten kaynaklandığını görüyoruz.

Eşler önce kendilerinin insan olma ve cinsiyete özgü özelliklerini sonra da eşlerinin insan olma ce cinsiyetlerine özgü özelliklerini bilip kabul ederlerse ve bu farklılıkları bütünleşme aracı olarak kullanmayı ilişkilerine geçirirlerse evliliğin uyumlu dansı başlar, güzelleşerek ve güçlenerek devam eder.

Ayrıca şunu da araya not olarak kayayım: Erkek ve kadın, cinsiyete özgü özelliklerini göz ardı ederek birbirlerine çok fazla benzemeye başladıklarında birbirlerine karşı eş olarak çekiciliklerini kaybetmeye başlarlar. Evlilik ilişkilerinde kadınlar kadın olarak, erkekler erkek olarak özelliklerini korumalılar ve birbirlerini değiştirmeye çalışmadan o özellikleri ile kabul etmeliler. Özelliklerini, birbirlerine zarar vermek ve şiddet aracı olarak kullanmaktan söz etmediğimi ifade etmek isterim.

Hangi konularda farklıyız?

Olayları farklı görüyoruz,

Durumları farklı değerlendiriyoruz,

Sorunlara farklı bakıyoruz,

Çözüm seçeneklerimiz farklı,

Sorunlarımızı farklı yollarla çözme eğilimindeyiz,

Konuşma içeriklerimiz ve sürelerimiz farklı,

Konularımızı farklı şekillerde anlatıyor, birbirimizden farklı değerlendiriyoruz,

Stres oluşturan durumlarla farklı şekillerde baş ediyoruz,

Öfkelendiğimiz olaylar ve durumlar farklı ve öfkelerimiz farklı şekillerde yaşıyor, farklı şekillerde ifade ediyoruz,

Evliliğe bakışımız, eş olmaktan beklentilerimiz farklı,

Sevgimizi farklı şekillerde yaşıyor, farklı yöntemlerle ifade ediyoruz,

Sorun oluşturan durumlarımız farklı, sorunlara farklı şekillerde tepkiler veriyor, farklı yöntemlerle çözüyoruz,

Soru sorma ve bir şeyleri öğrenme şekillerimiz bile farklı,

Zaten insan olarak çok farklıyken bir de cinsiyete özgü farklılıklarımız bizleri bambaşka yapıyor.

Tüm bu farklılıklar zenginlik ve güç kaynağı olarak değerlendirilip bütünleşmek için kullanıldığında;

Evler yuva oluyor cıvıltılar yükseliyor ve

O evliliklerin kalbinde kelebekler uçuşuyor.

Uçuşturun kelebeklerinizi…