Evlilikte eşlerin birbirine güvenmesi ve ilişkinin değerleri arasında güvenin ilk sırada olması çok önemli görünüyor. 

Bir insanın diğer insana güvenmesi, ona inanması ile başlıyor. İnanmak bir tercihtir ve seçilebiliyor ama güven kendiliğinden, birçok deneyimin sonucunda ve zaman içinde gelişiyor.

Güvenmek, evlilik ilişkisinin sağlıklı yürümesi için nefes almak kadar yaşamsal… Biline ki, güven sarsıcı eylemlerden uzak durula diyorum. Çünkü güvenin yıkıldıktan sonra inşası çok zor hatta bazen de imkânsız…

İşin ilginç yanı güven kaybedildiğinde önemi daha bir fark ediliyor.

Ha güvenmeden bir ilişki yürümez mi? Yürür elbet.

Hatta öncesinde “güvenimi sarsarsa ilişkimi o anda bitiririm” diye düşünen pek çok insanın da ilişkisini bir şekilde devam ettirdiğini görüyoruz.

İlişki yürüyor, yürüyor da;

Hep bi tatsız tuzsuz,

Hep bir kanadı kırık,

Hep bi yeri eksik,

Hep bir yanı mahcup,

Hep bir yarım…

            Güveni koruyun ilişkinizi öksüz bırakmayın derim.

Şimdi evliliklerde güvenin tam olduğu bir ilişki varsa kişi güvendiği eşi ile ilgili hangi durumları yaşar bakalım;

Güvenilir eşin olaylar, durumlar, kişiler karşısındaki düşünce, tavır ve davranışları tahmin edilebilirdir. Kişi eşi ile ilgili aşağıdaki şekilde düşünür;

O böyle bir şeyi asla kabul etmez, o böyle bir durum karşısında çok sinirlenir, o bu olaya çok sevinir, o böyle bir durumda o insana kıyamaz, o bu tür durumlarda elinde ne varsa çıkarır verir, o merhametlidir, o hayvanları çok sever ve asla zarar vermez, o ailemizin iyiliğini düşündüğü için bu harcamayı yapar vb.

Güvenilir eş, her kişi, her durum ve olay karşısında dürüsttür, hakkaniyetlidir, adildir. Kişi eşi ile ilgili aşağıdaki şekilde düşünür;

Onu kesseler de yalan söylemez. Ağzından çıkan söz senettir. Verdiği tüm sözleri küçük büyük, önemli önemsiz ayırmadan yerine getirir. Yapmayacağını söylediklerini yapmaz, yapacağını söylediklerini yapar. Çocuklarımızı birbirinden ayırmaz. Yaşantımızda hem kendi hem de benim kök ailem konusunda bir denge halinde davranır.

Güvenilir eş, kendi benliğini koruyarak sevdikleri ve değer verdikleri için kendini adar. Kişi eşi ile ilgili aşağıdaki şekilde düşünür;

Evlilik ilişkimizde kendini benliksizleştirmez, onun ağırlığını ve varlığını her zaman hissederim. Kendini, ilişkimiz içinde, olduğu hali ile var etmek için elinden geleni yapar ama bir yan dan da bizim kendi varlığımızı yaşayıp geliştirebilmemiz için de elinden gelenin en iyisini yapar. Bütün olanaklarını seferber eder. Elindeki bütün koşulları önümüze serer. Eğer bir şeyi yapmadıysa elinde değildir, elinden gelmemiştir. Bizim için bir şeyi istiyorsa iyiliğimize olduğunu düşünüyordur. O söylüyorsa mutlaka iyi bir nedeni vardır. İhtiyacımız olduğunda yanımızda olur. Sadece iyi günlerimizde değil zor ve dar günlerimizde de yanı başımızdadır.

Güvenilir eş, sadıktır, aldatmaz, ilişkisine ihanet etmez. Sadakat algısı koşullardan bağımsızdır. Bir başkasına ihaneti kendine ihanet algılar, yapmaz. Kişi eşi ile ilgili aşağıdaki şekilde düşünür;

Nereye giderse gitsin, hangi ortamda olursa olsun, etrafında hangi özellikte kişiler yer alırsa alsın o ilişkimize sadık kalmayı sürdürür. Onun sadakati ve sadakat algısı hayatındaki kişilerden bağımsızdır. Onun sadakati, içinde bulunduğu ilişkiye ilişkin sorumluluk algısındandır, dolayısı ile olaylar durumlar, kişiler ya da fırsatlar bu algısına etki etmez.

Güvenilir eşin, kendi sınırları belirgindir. Bununla birlikte yaşamındakilerle ilgili de ortak sınırları vardır ve belirgindir. Kişi eşi ile ilgili aşağıdaki şekilde düşünür;

Kendisi dürüsttür, güvenilirdir, yaşamındakiler için kendini adamıştır, sadıktır, evet ama ilişki içinde bulunduğu diğer kişiler içinde aynı durumlar geçerlidir. Onlar için de bu sınırları nettir. Yaşamında hayır dediği noktalar hepimiz için geçerlidir. Aynı kendisi için evet dediği durumlarında hepimiz için geçerli olduğu gibi. İlişkisi içinde olanları sahiplenir, korur. Sahiplenmek sahibi olmaktan farklıdır. Sahiplendiği kişileri destekler kendi potansiyelleri ve kendi özelliklerine göre hareket etmeleri konusunda yani kendileri olma konusunda özgür bırakır ve sonuna kadar destek olur. “Sırtımı dayadığım dağ, başımı dayadığım omuz, huzur bulduğum göğüs”, duygusu oluşturur.

Güvenilir insan olmak erdemli insan olmanın özelliklerinin en başında gelmektedir.

Güvenin kaybedildiği ilişkilerin vay haline…

Zor toparlanıyor biline…