Yılbaşından bu yana doğalgaza ve elektriğe gelen zam ile belini doğrultamayan vatandaş, üç ay önce gelen % 130 ‘luk zammın altında ezilirken bir yenisi daha geldi. % 130 zam yetmemiş olacak ki Nisan ayında geçerli olmak üzere mesken abonelerine % 35, sanayi abonelerine % 50 ve elektrik üretim amaçlı tarifeye ise % 44,30 zam geldi. Esnaf ve vatandaş faturalarını ödeyemez halde ancak yine de yetmiyor hala yüklenildikçe yükleniyor. Katma Değer Vergisi (KDV)’nde indirime gidiliyor % 8-10 oranında ama diğer taraftan % 50 zamlar bindiriliyor. Sonrada çıkıp vatandaşa yardım ediyoruz deniliyor. Bu yardım değil, bir taraftan kaşıkla yükü azaltmaya çalışıp diğer taraftan kepçe kepçe yük bindiriyorsunuz. Ne vatandaş ne esnaf bu zamlara uzun bir süre dayanamaz.
                Doğalgaz, elektrik, akaryakıt ve diğer bütün ürünlere gelen zamlar eklenince esnaflar doğal olarak ürünlerine zamlar yapmaya başladı. Bu durumdan esnafta vatandaşta kötü etkileniyor lakin esnafın zam yapmaktan başka çaresi yok çünkü diğer türlü giderlerine yetişemiyor. Esnaf bu durumda zam yapınca, esnaflar hedef gösteriliyor ve günah keçisi ilan ediliyor. Esnafların bilerek fazla fiyat uyguladıkları, halkı kasten zora soktukları beyan ediliyor ve bütün suç onlara atılıyor. Bütün sorumluluğu esnafların üzerine mal ediyorlar. Esnaf ürünlere artan maliyetlerinden kaynaklı zam yapınca “fahiş fiyat” gerekçesi ile esnafın dükkanı, deposu basılıyorsa suçlu gösterilip ceza kesiliyorsa; elektriğe, doğalgaza, akaryakıta, ilaca, şekere, gübreye, çaya zam üstüne zam yapılınca nereyi basmak gerekiyor?