Şehrimizdeki en büyük noksanlıklardan biri insanların gidebileceği mekanların sınırlı olması. Belli başlı sayıda park alanı, piknik alanı ve toplamda iki işlek caddesi var. Hal böyle olunca insanlar hep tek bir yerde birikiyor, belli bir süre sonra ise insanlar sıkılıyor. Özellikle bu şehrin gençleri gidecekleri yer konusunda çok büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Başka şehirlere gitmek için can atıyorlar. Kendi gencimizi iki tane caddeye mecbur bırakıyoruz. Acilen yeni yerler, yeni mekanlar yapılmalı ve Sivas’ın merkezini genişletmeliyiz. Bu mekanlar ise çeşitlilik barındırmalı. Sürekli aynı konseptli yerlerde halkı bunalıma sokuyor. Farklılıklara açık olmalıyız. Bunu başaramazsak yerimizde saymaya devam ederiz. Çıkıp sokağa baktığınızda dikkatlice dinlediğinizde hep aynı cümleleri duymadan edemezsiniz. “Nereye gidelim, gidecek yer yok.” bu cümle Sivas’ın yıllardır süregelen kaderi. Ne zamanki farklı konsept ile bir yer açılsa saçma sapan bağnaz fikirlerle kapatıldı ya da önüne engeller konuldu. Sivas’ın gençlerine büyük bir borcu var aslında, doya doya yaşayamadıkları, gezemedikleri, mekan bulamadıkları bir şehir. Yaşıtları başka şehirlerde bir çok imkana sahipken, bu şehirde isteseler de gidebilecekleri yerler yok. Aynı imkanlara sahip değiller. Aynı platformlar, aynı mekanlar maalesef yok. İşin garibi bundan rahatsız olan, bunu eksiklik olarak gören yetkililerde yok. Sonrada dönüp Sivas çok fazla göç veriyor diyoruz. Hem istihdam sıkıntısı hem imkanlar kısıtlı olunca gençlerimiz göç etmeyip ne yapacaklar? Sivas’ın gençleri kendi memleketlerine küsüyorlar ama kimsenin umurunda değil.