Birçok insanın karşılaştıkları aksiliklerde kendileri ile olan iç konuşmalarında çok karamsar ve kötümser olduklarını görüyorum.
İstemediği durumlarla karşılaşan birçok insan otomatikleşmiş bir şekilde şu iç konuşmaları yapıyor.
Sınıfta hocasının sorusuna yanlış yanıt vermiş bir öğrenci; Rezil oldum, şimdi herkes benim katıksız bir aptal olduğumu düşünüyor.
Eşi eve söylediği saatten daha geç gelen bir kadın; Zaten beni yeterince önemsemiyor, sevmiyor. Benim istediğim bir şeyi ne zaman yaptı ki? Her zaman aynı şeyler…
Ergenlik çağında çocuğunun sigara içtiğine tanık olan bir anne; Ben yeterince iyi bir anne değilim. Çocuğumu zararlı alışkanlıklardan koruyamıyorum.
Üniversite sınavında istediği puanı alamamış bir genç; Bu kadar çalıştım yine başaramadım. Benim zekâmda bir sorun var.
Eşi tarafından aldatıldığını öğrenen bir kadın; Zaten çok şişmanım ve kendime hiç bakmıyorum. Olacağı buydu.
Sigara bırakma denemeleri başarılı olmamış yetişkin bir erkek; İradesi olmayan bir adamım. Zaten neyi başardım ki bunu başaracağım.
Yabancı dil sınavına 3. Kez girmiş ve geçer puanı alamamış bir akademisyen; Benim dil zekâm yok. Ne yapsam olmuyor. Ezber yeteneğim de yok zaten, ben bu işi yapamayacağım.
Kilo vererek istediği ağırlığa bir türlü gelemeyen bir bey; Ben bu işi yapamayacağım. Kaç kere diyet yaptım hepside başarısızlıkla sonuçlandı. Ben boğazına dur diyemeyen biriyim.
Yaptığı proje nedeniyle amirinden olumsuz geribildirim alan bir çalışan; Ağzımla kuş tutsam olmuyor. Elimi neye atsam hüsranla sonuçlanıyor. Beceriksizin tekiyim.
Sınıfta bir grup öğrencinin kendi aralarında konuşmalarını denediği pek çok yöntemle engelleyemeyen bir öğretmen; Ben yeterince etkili öğretmeyi beceremiyorum. Sınıftaki tüm öğrencilerin ilgisini çekebilecek bir beceriye sahip değilim. Ben asla iyi bir öğretmen olamayacağım.
Çocuğuna bakım konusunda eşinin olumsuz değerlendirmelerine maruz kalan bir baba; Benden asla iyi bir baba olmayı başaramayacağım. Çok yetersizim.
Bir hanımla tanışıp duygusal bir ilişki başlangıcı için hayır yanıtını alan bir erkek; Ben evlenilmek için yeterli özelliklere sahip biri değilim. Bütün kızlar beni reddediyor. Bir daha asla birisi ile tanışmak için plan yapmayacağım.
Vb…
Bu iç konuşmalar otomatikleşmiş bir şekilde ve karşılaşılan aksi gitmiş bir durumun hemen arkasından olur. Bu konuşmaların içeriği bizim o olaylara ilişkin getirdiğimiz yorumlardır ve çoğunlukla bizim kendi kendimize oluşturduğumuz düşüncelerimizden oluşur. Eğer içi konuşmalarımız yukarıdaki gibi olumsuz düşünceler içeriyorsa dikkat etmemiz gerekir. Çünkü;
Olumsuz iç konuşmalar, olumsuz düşüncelerin ürünüdür,
Olumsuz düşünceler, olumsuz duygular oluşturur,
Olumsuz duygular, karamsar ve kötümser bir bakış açısı oluşturur,
Karamsarlık ve kötümserlik depresyona neden olabilir.
Bu türden bakış açıları, depresyona neden olmasa bile en iyi olasılıkla yeni eylemler konusunda cesaretsiz davranılmasına ve olunduğu yerde sayılmasına neden olurlar.
Yaşamınızda gelişiminiz konusunda eteğinizden aşağı çeken bir rol oynarlar.
Etek çekicilerinizi fark etmek istiyorsanız kendinizle ilgili bir çalışma yapın.
Bir hafta boyunca her gün istemediğiniz bir durum yaşadığınızda kendinizle yaptığınız iç konuşmaları fark edin.
Ne kadar çok olumsuz iç konuşmalar yaptığınıza şaşıracaksınız.