Bazılarınızın ergenlik dönemindeki çocuğunu aşağıdaki durumda;

Sizin onaylamadığınız özelliklere sahip arkadaşları var,

Riskli davranışlar edinmiş,

Akademik başarısı arzu ettiğiniz gibi değil,

Öğretmenleri sürekli şikâyet ediyor,

Gece geç vakitlerde eve geliyor,

Arkadaşlarına çok fazla zaman ayırıyor,

Evde olduğu zamanlarda çoğunlukla odasından çıkmıyor,

Ya telefonu ile ya da bilgisayarla meşgul,

Sizinle mümkün olduğu kadar karşılaşmamaya çalışıyor,

Söylediklerinizin ona ulaşmadığını görüyorsunuz,

Ne derseniz aksini yapıyormuş gibi geliyor,

Ders, sınav, okul, derdi değilmiş gibi görünüyor,

Geleceği ile ilgili konuşmalarınızda sizi dinlediğini hissetmiyorsunuz,

Geç yatıyor, geç kalkıyor,

Hiçbir şey umurunda değilmiş gibi davranıyor,

Yeme düzeni yok,

Hiçbir şeyi istekle yapmıyor,

Surat beş karış dolaşıyor,

Söylediklerinize ya karşı çıkıyor ya da sessiz kalıyor…

            Siz aşağıdaki durumdasınız;

Onun geleceği ile ilgili kaygılısınız,

Sağlığı ile ilgili endişelisiniz,

Sözlerinizi dinlemiyor diye kızgınsınız,

Gözünüze görünmesini bile istemiyorsunuz,

Elinizden bir kaza çıkacak diye korkuyorsunuz,

Bu duygularınızla ondan iyice uzaklaştınız,

Ve artık hiçbir şeyine karışmıyorsunuz…

            Bazılarınızın ergenlik dönemindeki çocuğu aşağıdaki durumda;

Sözünüzü dinliyor,

Dediğinizi yapıyor,

Neşeli, kıpır kıpır,

Yaşamı belli bir düzen içinde,

Arkadaşlık ilişkileri tam da istediğiniz gibi,

Eğlenmesini, dinlenmesini de biliyor ders çalışmasını da,

Öğretmenlerinden duyduklarınız gururunuzu okşuyor,

Riskli davranışları yok,

Kötü alışkanlıklar edinmemiş,

Akademik başarısı yüksek,

Ne zaman yatıp kalkacağını biliyor,

Bilgisayar ve telefonla gereğinden fazla zaman geçirmiyor,

Sizinle sohbet ediyor,

Geleceğe ilişkin planları var,

Hedeflerine ulaşmak için elinden gelenin en iyisini yapıyor…

Siz aşağıdaki durumdasınız;

Çocuğunuzu seyrediyor ve gördüklerinizle gurur duyuyorsunuz. Keyfinize diyecek yok…

            Bir değerlendirme;

Hayatını yolunda götürmeyi başaran ergen çocuklara ana baba olmanın keyfi büyüktür. Verdiğiniz emeklerin karşılığını almış hissedersiniz ve şaheserinizle gurur duyarsınız. Onun için yaptıklarına destek olmaktan başka pek bir şey yapmanıza gerek olmaz.

İlk örneğimdeki gibi hayatını yolunda götürmeyi başaramayan bir ergen çocuğun ana babası iseniz, pek keyfiniz yoktur. Hatta bazen ne yapacağınızı şaşırırsınız… Haklısınız…

 Haklısınız elbette ama şunları da hiç aklınızdan çıkarmayın; Adı üstünde delikanlılık. Bu dönem yaşamın en anlı şanlı dönemi. Bu çağda gençler, dünyayı, anne babalarına dar ederek kendilerine yer açmaya çalışırlar. Ne yazık ki, anlayışlı, hoşgörülü ve yakın olmak, büyük olduğumuz için, biz anne babaların sorumluluğunda…

O her ne özelliğe sahip olursa olsun sizin canınızın bir parçası. İlişkinizi koparıp atacağınız arkadaşınız değil. Ve ona sizden başka hiç kimse sizin içtenliğinizle yardım edemez. Onun her ne kadar umurunda değilmiş gibi görünse de en çok size gereksinimi var.

Siz, çocuklarınıza ne kadar yakın olursanız onlar da kötülüklere o kadar uzak olurlar…