Sivas Haberleri
SİVAS
00:00:00
Sahur vaktine kalan
Sivas
Kapalı
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
36,6742 %0.16
39,9880 %0.32
Ara
Sivas Memleket GÜNDEM NÖROLOJİ UZMANI DR. HİCRET BETÜL AKDAĞ, DÜNYA MS GÜNÜ NEDENİYLE AÇIKLAMALARDA BULUNDU

NÖROLOJİ UZMANI DR. HİCRET BETÜL AKDAĞ, DÜNYA MS GÜNÜ NEDENİYLE AÇIKLAMALARDA BULUNDU

Sivas Numune Hastanesi’nde Nöroloji Uzmanı olarak görev yapan Dr. Hicret Betül Akdağ, Dünya MS (Multipl Skleroz) Günü nedeniyle açıklamalarda bulunarak, genç insanlarda nörolojik nedenli engelliliklerde birinci sırayı alan MS hastalığına dikkat çekti.

MS (Multipl Skleroz) hastalığının tanımı ile sözlerine başlayan Uzm. Dr. Hicret Betül Akdağ, “Multipl Skleroz (MS) beyinde ve omurilikte, mesajları taşıyan sinirlerin etrafındaki koruyucu kılıfın (miyelin kılıfı) hastalığıdır. Kılıfın hasar gördüğü yerlerde sertleşmiş dokular (skleroz) yer almaktadır. Bu sertleşmiş alana da plak denir. Bu plaklar, sinir sistemi içinde beynin farklı bölgelerinde ve/veya omurilikte oluşabilir ve sinirler boyunca mesajların iletilmesini engelleyebilir” dedi.

MS hastalığının henüz kesin bir nedeninin bulunamadığını belirten Uzm. Dr. Akdağ, “Hastalığın neden oluştuğu ile ilgili birçok teori olsa da hala kesin olarak tespit edilebilmiş değildir. Bu konuda birçok teori öne sürülmekle birlikte, genetik olarak yatkın kişilerde, MS ile ilgili bilinmeyen bir virüsün, vücudun bağışıklık sistemini olumsuz yönde harekete geçirerek, sinirlerin miyelin tabakasına saldırmaya ve onu tahrip etmeye yönlendirdiği söylenebilir” dedi.

MS (Multipl Skleroz) hastalığının önemli belirtilerini sıralayan Uzm. Dr. Akdağ, “Hastalığın belirtileri; alevlenmeler ve düzelmelerle seyreder. Başlangıç dönemlerinde tam bir düzelme gösterirken, az sayıda hastada baştan itibaren düzelmeler olmaksızın kötüleşme olabilir. Belirtiler etkilenen sinir sistemi bölgesine göre farklıdır. Bunlar arasında halsizlik, karıncalanma, uyuşma, duyu eksikliği, denge bozukluğu, çift görme, görme azlığı, konuşma bozukluğu, titreme, kol ve bacaklarda sertlik, güçsüzlük, idrar kaçırma veya yapamama, erkeklerde cinsel güç azlığı sayılabilir. Tanımlanan belirtilerin bir ya da birkaçına birlikte rastlanabilir” dedi.

Multipl Skleroz (MS) hastalığının ölümcül bir hastalık olmadığını vurgulayan Uzm. Dr. Hicret Betül Akdağ sözlerini şu şekilde noktaladı;

“Hastalığa bağlı sakatlık durumunun zaman içinde arttığı bir gerçektir. Ancak hastalığın gidişi ve belirtileri her hasta için farklıdır. Multipl Skleroz (MS) ölümcül bir hastalık değildir. Ortalama yaşam süresi açısından MS hastaları ile sağlıklı bireyler arasında önemli bir fark olmadığı ortaya konmuştur. MS’de bulaşıcılık söz konusu değildir. Bir akıl ya da ruh hastalığı olmayıp, tıbbi olarak tamamen bir sinir sistemi hastalığıdır. Kalıtsal bir hastalık değildir. Ailelerinde MS bulunan kişilerin MS’e yakalanma eğilimi az da olsa vardır. Hastaların günlük aktivitelerini, sosyal ve mesleki işlerini olabildiğince devam ettirmeleri önerilmektedir. MS’e bağlı özürlülüğünüz var ise sağlık raporu alarak işyerinde uygun düzenlemeleri talep edebilirsiniz. Hastaların evlenmesinde sakınca yoktur. MS hastaları evlenip çocuk sahibi olabilmektedirler. Evlilik öncesi, partnerlerin hastalıkla ilgili bilgileri birbirleri ile paylaşmasında yarar vardır. MS cinsel yolla geçiş gösteren bir hastalık değildir. Kadınların gebe kalma ve sağlıklı bir çocuk sahibi olma yeteneklerini etkilemediği gibi, gebelik sürecini, doğum eylemini ve doğum şeklini de değiştirmemektedir. Doğan bebekler genel olarak normal kilodadır. Kadının hamilelik sırasında özellikle son aylarda atak riski azalır. Ancak doğumdan sonraki 3-6 aylık süreçte atak riski artabileceği için destek tedavisi gerekebilir. Hastalarda atak sıklığı gebelikten kısa bir süre sonra hamilelik öncesi döneme geri döner. MS varlığı gebeliği engellememeli ancak uygun zaman ve koşullarda planlanmalıdır.” HABER MERKEZİ

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *