İZMİR'in Karşıyaka İlçesi Alaybey Semti'nde oturan 61 yaşıdaki Nurgül Özalp, evinin yakınındaki esnafa kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için 'Kitabım elimde' adını verdiği projeyi uygulamaya koydu. Proje kapsamında, 23 esnafa bilgilendirme mektubu dağıtan Özalp, işyerlerinin önünde kitap okumaları halinde, 14 Ekim'de kurayla belirlenecek 2 esnafa emekli aylığından toplam 150 TL para ödülü verecek.
Alaybey Semti'nde anne ve babasıyla oturan 2 çocuk annesi Nurgül Özalp, yıllarca eczacılık yaptıktan sonra emekli oldu. Hayatını kitaplara adayan ve kitap aşığı olan Nurgül Özalp, çevresindekilere kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için 'Kitabım elimde' adlı bir projeyi hayata geçirdi. 43 yıldan bu yana Alaybey Semti'de oturan Özalp, şöyle dedi:
"Bu proje kitap ve kitabı sevme odaklı. Sevdiğimiz biriyle nasıl beraber olmak istiyorsak kitabı da severek onunla beraber olmamız gerektiğini düşünüyorum. Bunun için bizlere düşen az da olsa bir kişiyi bile kitapla buluşturabilmektir. Artık kitaba ulaşmak eskisi kadar zor değil, her fiyatta her kitaba ulaşılabiliyor. Küçük esnafın satışlardan yakındığını duyuyorum, fakat onlar bunun için ne yapıyorlar diye düşündüğümde ellerinde bir kitabın olması gerektiğini anlıyorum. Hala eskiler gibi kitap denince Reşat Nuri'nin romanları, Ömer Seyfettin'in kitapları akla geliyor. Bize işyerlerinin nasıl geliştirileceği yönünde bilgiler veren kitaplarda var. İki zarf hazırladım ve tabii ki renkleri Karşıyaka Spor Kulübü'nün renklerinde. Her birinin içine 75'er TL konulacak ve 14 Ekim'de çekilişle 23 esnafımızdan 2'sine bunu, kendi Bağkur maaşımdan ödül olarak vereceğim."
"ELLERİNDE KİTAP OLSUN İSTİYORUM"
Bir işyerine girdiğinde mutlaka kitap görmek istediğini dile getiren Özalp, eczacı olduğunu, ancak 'takıntılı' bir insan olmadığını anlatırken şöyle devam etti:
"Mesela bir yeri 10 kere silip kapı kolunu dirsekle açmak gibi bir hastalığım yok ama birinin elinde kitap gördüğüm zaman yanına gidip 'Beni mutlu ettiğiniz için teşekkür ederim' diyerek yanından uzaklaşıyorum. Projeyle ilgili esnaftan çok güzel geri dönüşler alıyorum. Küçük küçük kafelere gidiyorum bazen, İzmir'de olmalarına rağmen İstanbul'la ilgili isimler veriyorlar. Bazen o kafelerde oturuyorum. Yanıma irice bir muz alıyorum, sonra bir kağıda, 'Merhaba, Atatürk hayatı boyunca 4 bin 289 kitap okumuş, ya siz?' diye yazıyorum. Sonra kafede kalabalık bir grup gencin arasına giriyorum, 'İyi eğlenceler gençler sizlerden birine minik bir hediyem var' diyerek arkama sakladığım muzla kağıdı, ilk parmağını kaldıran birine verip masama dönüyorum. Bu da kitap odaklı küçük başka bir projem. Esnafın kitap okuması için hayata geçirdiğim son projemin Hakkari'den Tekirdağ'a Türkiye'nin her yerinde uygulanmasını istiyorum. Keşke yurtdışında da yapılabilse de insanlar biraz daha fazla kitap okusa" diye konuştu.
"UNUTTUĞUMUZ ALIŞKANLIĞIMIZI HATIRLATTI"
İstanbul'da mali müşavirlik yaparken aldığı radikal bir kararla 2 yıl önce ailesiyle İzmir'e yerleşip söğüşçülük yapmaya başlayan Cengiz Özden, Nurgül Özalp'in projesini şaşırtıcı bulduklarını belirterek şöyle dedi:
"Unutmaya başladığımız bir alışkanlığımızı bize hatırlattı. Okuma alışkanlığımızı tetiklemeye çalışan bir çalışma. inanıyorum ki kendisi bu projede başarılı olacak. İşyerimde fırsat buldukça kitap okumaya çalışıyorum. Ancak, çağımızın gereği hızlı bir tempoda yaşadığımız için okuma alışkanlığımız kayboluyor. İlerleyen günlerde müşterilerimize de kitap okuma imkanı sağlamak için küçük bir kütüphane yapabiliriz."
