MAAŞINI ZAMANINDA ALAMAYAN İŞÇİ TAZMİNATINI ALIR!
İş Kanunu İşverenler için olduğu kadar işçiler için de önemlidir. Zira İş Kanununda İşçilerin korunması adına 24. Madde devrededir. Bu yazımda Çalışma hayatının temel sorunlarından biri olan zamanında ya da tam alınamayan ücretler konusunda 4857 sayılı İş Kanunumuz çalışana ne tür haklar vermiştir? Zamanında alınamayan ücretler konusunda çalışanların hakları ve yasal olarak izlemesi gereken yollar nelerdir? Bunlara değineceğim!
4857 sayılı İş Kanunumuzun 32. Maddesinde ücret, ücret ve ücretin ödenmesi başlığı altında şu şekilde tanımlanmıştır: “Genel anlamda ücret; Bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır .” denmiştir. Çalışma hayatımızda çalışanlar aldıkları ücreti daha çok maaş olarak bilseler de Yasamızda yer alan tanımla işçilerin hak ettikleri çalışma karşılığında işverenlerinden ücret adı altında ödeme aldıklarını gösterir. Ücretlerini zamanında alamayan işçiler Kanunun verdiği hakları kullanarak ;
- İşçi, iş görme borcunu yerine getirme hakkına sahiptir.
- Maaşını zamanında alamadığı için iş görme borcunu yerine getirmemesi işveren tarafından haklı fesih sebebi olamaz.
- Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.
- Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.
Çalışanların ücretleri hak ettikleri ayı takip eden ayın 20’sine kadar ödenmezse işçi, İş Kanununun 24. Maddesinin II. Fıkrası’e bendinde belirtilen ‘İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse’ maddesini gerekçe göstererek haklı sebeple kıdem tazminatını talep ederek işten ayrılabilir.
İşçi bu talebini noter kanalıyla işverenin adresine yapmalıdır. Ayrıca bu tazminatı işçinin talep edebilmesi için o işyerinde deneme süresi dahil en az 1 yıl çalışması gerektiği de unutulmamalıdır.