Türkiye'de ve dünyada teknolojinin artışı ile birlikte, makinelerin hayatımızda daha aktif kullanılması ile birlikte her geçen yıl insanların daha da hareketsizleştiğini dile getiren Uçar; “Zaman tasarrufu adına makineleşmeden faydalanıyorsak, kendi sağlığımızı koruyabilme adına yaşamımızın içerisine fiziksel aktiviteleri dahil etmek zorundayız.” dedi. 
3-4 Ekim tarihlerinin Dünya Yürüyüş Günü olarak farkındalık oluşturmak adına kutlandığını belirten Diyetisyen Süheyla Subaşı Uçar; “Bir insanın günlük fiziksel aktivitesi kişinin şeker, kalp hastalıkları, tansiyon, kolesterol gibi hastalıklardan korunmasına ve aynı zamanda önlenmesine yardımcı olabilir. Dünya sağlık örgütü tarafından önerilen minimum haftalık fiziksel aktivite düzeyi yetişkinler için haftada en az 15 dakika orta düzeyde kardiyo-aktivite veya 75 dakika yüksek yoğunluklu kardiyo-aktivite olarak önerilmektedir. Ancak egzersizin sürdürülebilir olması açısından pratikte danışanlarımızın genellikle günlük 20 dakika tempolu yürüyüş olarak yapmalarını istiyoruz. Burada önemli olan kalp atışlarının hızlanması ve bu egzersizin her gün yapılmasıdır. Genellikle bu tarz egzersizlerin hayatın içine yerleştirilmesini istiyoruz. Örnek veriyorum işe giderken yürüyerek gidilmesi, otobüs durağından bir durak erken inilmesi, çocuklarımızla dans etmek gibi hayatımıza dahil ederek yapılması alışkanlık değiştirme tedavisi açısından çok daha sağlıklıdır. Sadece günlük 20 dakikalık egzersiz de başlanılmış bir süreçte zaten kişinin performans artışı ve aynı zamanda kilo kaybı ile birlikte fark etmeden dakikaların çok daha hızlı geçtiği ve toplam egzersiz süresinin birazcık daha arttığını gözlemliyoruz. Sağlıklı bir yaşam için, sağlıklı yaşlanabilmek için, ruhsal ve zihinsel açıdan sağlıklı olabilmek için hayatınıza yürüyüşü ve aktiviteyi eklemeyi unutmayın. Bugün kendinize vakit ayırıp hatta sevdiğiniz insanları teşvik edip güzel bir yürüyüş yapmayı unutmayın. Sizin için güzel bir başlangıç olsun.” ifadelerini kullandı. AYŞE NUR ÖZKAN
