Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Türkiye’de su konusunun en büyük handikabının siyasete kurban gitmesi olduğunu belirterek, “Birilerini dövmek için su güzel bir araç, güzel bir malzeme. Birbirimizi dövmek için lütfen suyu bir araç olarak kullanmayalım” dedi.BURSA (İGFA) - Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu’nun ikincisini düzenlendiği Su Paneli, BAOB Ortak Salonu’nda yapıldı.
Su konusunun kaynaklardan tüketime kadar tüm yönleriyle ele alındığı panelde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, su konusunun çok hassas ve çok özel bir konu olduğunu vurguladı.
Yaşam kaynağı olan su konusunun yıllardır tartışıldığını ifade eden Başkan Aktaş, “İlgili kurumlar tartışıyor. Belediyeler ve devlet tartışıyor. Buna dair farklı çalışmalar yapılıyor. Devlet Su İşleri gibi çok önemli, çok güçlü bir kuruluş var. Yıllardır çalışmalar yapıyor. Yerel yönetimler özellikle başta Büyükşehir Belediyeleri olmak üzere bunlarla alakalı çalışmalar yapılıyor. Şunu unutmayalım bu bir süreç. Şimdi yağmurlar yağdı, karlar eridi bugün rahatladık. Ama bu yarın da rahat olacağız anlamına gelmiyor. Ciddi yatırımlar yapıyoruz, ciddi tedbirler almaya çalışıyoruz. Ama eksiğimizin aksağımızın olduğunu da biliyoruz. Bu işin hiçbiri birbirinden ayrı ayaklar değil. Şehirdeki sanayileşme stratejisi, konutlaşma stratejisi, altyapı çalışması stratejisi gibi bu işin bir sürü ayakları var” diye konuştu.
SİYASETE KURBAN GİDİYOR
Türkiye’de su konusunun en büyük handikabının siyasete kurban gitmesi olduğunu ifade eden Başkan Aktaş, “Birçok konu gibi su konusu da siyasete kurban gidiyor. Birilerini dövmek için su güzel bir araç, güzel bir malzeme. Ben bugünün Bursa’sını konuşuyorum, geldiğimiz bir nokta var. 30-40 sene önce bazı şeyleri konuşsaydık, eminim ki bugün bunları konuşmazdık. Bizim Nilüfer Çayı gibi bir konumuz var. Herkes Nilüfer Çayı’nın başında. Ama Çalı Organizede bir sürü kaçak bina var. Hatta organize sanayi değil orası. Buna izin verenler, kalkmış bana çevrecilik oynuyorlar. Hiç kimse rol yapmayacak. Herkes hakikati konuşacak. 0.50 emsal uygulamalarıyla alakalı, üstüne 1 - 1,5 daha verenler kusura bakmayacaklar. Polyannacılık oynamayacaklar. Çevrecilik ayağına falan yatmayacak kimse. Birbirimizi dövmek için lütfen suyu bir araç olarak kullanmayalım. Bu konuda gerçekten herkes net fikirlerini ortaya koyacak. Herkes bununla alakalı adımlar atacak. Böylelikle ilerde olası sıkıntıları absorbe edebilmek, daha kolay geçebilmek adına da en azından bu gün altyapıyı hazırlamış olacağız. Yaptığımız bugünkü yatırımlar, gelecek 5-10 yılın daha rahat geçirilmesiyle karşılık bulacaktır. Bunları yapmazsak iş, her geçen gün daha da sıkıntıya giriyor” dedi.