Hepimizin bildiği üzere ülkeyi hayrete düşüren elmalı davası kamunun vicdanını derinden sarstı. Verilen karar ve mağdur olan çocuklar olunca hassasiyetimiz de bi o kadar artıyor.
Tahliye kararına kamunun gösterdiği tepki, ülkede büyük yankı uyandırdı. Yetkililer, bakanlık görevlileri açıklama yaparak konunun takipçisi olacaklarını dile getirdiler. Ancak insan düşünmeden edemiyor... Eğer kamu bu davayı bilmeyip bu şekilde yoğun tepkiyle karşı karşıya kalmasalardı, o zaman ne olacaktı? Suçlular cezasız kalacak, dava takip edilmeyecek, mağdur çocuklar mağduriyetleriyle ortada mı kalacaktı?
Birçok davada kamunun tepkisiyle ya da sosyal medyanın gücüyle verilen bazı yanlış kararlar düzeltildi. Serbest bırakılan veya tutuksuz yargılananlar, gördükleri tepkiler karşısında tutuklanmaya başladı. Hal böyle olunca toplum olarak düşünmeye başladık, eğer bizler ses çıkarmıyor olsaydık kararlar ne olurdu kim bilir diye... İnsan hayret ediyor bazen hakimlere, savcılara, adalet sistemine...
Kadınlar, çocuklar, hayvanlar derken birçok konuda toplumumuz artık öyle yaralı ki... Adalete karşı güvenini kaybetmiş bir toplumuz... Doğru ve yerinde kararlar verildiği gibi, öyle can yakıcı akla mantığa sığmayan kararlar görüyoruz ki, bırakın adaleti, insanlığı sorguluyoruz... Bizler artık adalet için masumların, mağdurların, adaletin sesi olmak zorundayız. Biz ses çıkarırsak yetkililer ancak öyle takipçisi olabiliyor konuların mağlumunuz...
