MEHMET TIRPAN

Deva Partisi İl Başkanı Serdar İnce, Eski Sanayi Bölgesi’nde yapımı süren ticari dükkanlarla ilgili yürütmeyi durdurmak adına başvuru da bulunduklarını, bölgedeki yapıların imara aykırı olarak inşa edildiğini savundu.

Atatürk Caddesi’nde Belediye’nin ÖZBELSAN aracılığı ile yapmış olduğu merkezi projesi ile ilgili  yanlışlıkları 4 aydır Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ve diğer yetkililerle istişare etmeye çalıştıklarını ancak bir türlü kendileri ile iletişim kuramadıklarını savunan İnce, “Binadaki sıkıntıları dile getirmeye çalıştık. Ne yazık ki geldiğimiz noktada kendileri ile iletişim kuramadık. Yaptığımız girişimler sonuçsuz kaldı. Belediye Başkanımız teknik bir insan olmadığı için teknik kadrosu tarafından yanıltılabileceğini düşündük. Kendisine bilgi vermek istedik ancak yapılan tüm işlemlerden kendisinin de bilgisinin olduğunu bildiğimiz için artık bir basın toplantısı yaptık. Bu toplantının ardından da siyasi bir bedel ödeyeceğimizi biliyoruz ama biz siyaseti günlük ve anlık mutluluklar için yapmıyoruz. Biz siyaseti Sivas ve Sivas halkı için yapıyoruz. Giriştiğimiz bu yolda biz biliyoruz ki belediye mağdur pozisyonunda kendisini göstererek bir mağduriyet yaratacaktır. Ancak burada mağdur olan ne yazık ki Sivas halkıdır.” dedi.

“YARGIYA TAŞIDIK”

Verdikleri mücadelenin sonunda muhatap bulamadıkları için konuyu yargıya taşımak zorunda kaldıklarının altını çizen Başkan İnce, “Önceki gün itibari ile bu bölge ile alakalı ruhsat durdurma talebi ve proje tadilatı talebi ile dava açtık. Biz bu davayı o bölgede ölüm gösterilip sıtmaya razı edilen eski sanayi esnafı için açtık. Biz bu davayı maddi külfetler ödeyerek iş yeri alıp aracını sokağa park etmek zorunda kalan insanlar ve her gün o yoldan işine gitmeye çalışacak işveren ve işçilerimiz için açıyoruz. Biz bu davayı her gün o yolu kullanarak okuluna gitmeye çalışan öğretmenler ve öğrenciler için açıyoruz. Biz bu davayı her türlü siyasi baskı sonucu o projeleri imzalamak zorunda kalan teknik personelimiz, yapı denetim firmaları ve çalışanları için açıyoruz. Biz bu davayı gelecek 50 yıl boyunca o caddede sıkıntı yaşayacak insanlarımız için açıyoruz.” ifadelerini kullandı.

İMAR YÖNETMELİĞİ’NİN 4’ÜNCÜ MADDESİNİ HATIRLATTI

Yerlikaya: Her Bina Yeni Umutlara Kapı Açıyor! Yerlikaya: Her Bina Yeni Umutlara Kapı Açıyor!

Bölgede sürdürülen inşaat çalışmalarının yönetmeliğe uygun olmayarak yürütüldüğünü de savunan Başkan İnce, “İmar Yönetmeliği’nin 4’üncü maddesi yaptığınız binanın altının otopark olarak gösterilmesini zorunlu kılıyor. Yapılan hesap neyi gerektiriyorsa o binanın altında o kadar araçlık park alanının olması gerekiyor. Ne yazık ki belediyemiz ÖZBELSAN ve SİDAŞ’ın daha fazla para kazanması için bu maddeyi hiçe sayarak o bölgede yapılması gereken 200-250 araçlık otoparkları hiçe saymıştır. İmar Kanunu’nda yapılan düzenlemelerle usulsüzlüğün üstü örtülmeye çalışılmıştır. İmar Kanunu’nun maddesinde 31 Mart 2021 tarihine kadar ruhsatlandırılmak şartı ile otoparktan muaf olur maddesi 2 yıl sonra kendileri için işletilmiştir. Ama Sivas’ın bir çok bölgesinde binanın alt kısmında otopark olmadığı için ruhsat alamayan binlerce insan var. Bu insanlar Karşıyaka ve Çiçekli Bölgesi’nde mağdur edilirken kendi yaptıkları iş merkezlerinde bu kanunu hiçe saymışlardır. “ şeklinde konuştu.

“YANGIN YÖNETMELİĞİNE DE UYULMUYOR”

İnsanın can sağlığının herşeyden üstün olduğunu, projeye sonradan eklenen yangın projesinin ise yine tam anlamıyla yönetmeliğe uygun olmadığını da iddia eden Başkan İnce, “Binalarda en önemli unsurlardan biri ise yangın yönetmeliğidir. Olası bir yangın felaketinde yangınla ilgili tertibatlar büyük önem göstermektedir. Yaptığımız incelemelerde binaların hiç birinde yangın merdiveninin de yapılmadığını görmüş bulunmaktayız. Uyarılarımızın ardından o bölgeye yangın sprik projesi sonradan ilave edildi. Buna rağmen bile o proje o bölgeyi kurtarmamaktadır. Kaçış mesafeleri sağlanmadığı için yangın sprink projesi de boşa gitmiştir. Bundan 10 sene sonra o bölgede olacak bir yangın sonucu insan can kaybı yaşandığında sorumlu kimler olacaktır? Zorla imza attırılan Belediye Teknik Personeli mi, yapı denetim kuruluşu veya çalışanları mı olacaktır? Biz çok iyi biliyoruz ki bunun sorumluları o gün geldiğinde kenara kaçacak ve sorumluluk oradaki teknik personelin üzerinde kalacaktır. Bizim burada yaptığımız mücadele geçmişte Numune Hastanesi’nde yaptığımız mücadelenin aynısıdır. O gün ki irade her şeye rağmen o hastaneyi yıkmaya çalıştı biz karşı çıkmıştık. Her türlü usulsüzlüklerle o binayı yıkan aynı zihniyet bugün usulsüz bina yapıyor.” ifadelerini kullandı.

“KANUNİ OLABİLİR AMA HELAL DEĞİLDİR”

Son olarak Belediye’nin yapmış olduğu bazı faaliyetleri de değerlendiren Başkan ince sözlerini, “Helalleşmek mahkemede dava kazanmaktan öte bir şey olmalıdır. Her yasal hak kanuni değildir. Kanun maddelerinin üzerinde oynayarak arsa satışlarından sonra meclis kararı ile yüzde 20 emsal artış vermeniz kanunidir ama helal değildir. Kentin bir bölgesinde bir inşaatta en ufak usulsüzlük yapıldığında o insanlar cezalandırılırken şehrin ortasında kendi yaptığınız binalarda bunu yapmanın kanunidir ama helal değildir. Her gün bir meslek örgütüne geçici mutluluklar yaşatmak adına çeşitli çiçekler ve hediyeler göndermeniz kanunidir ama helal değildir. Sivas’ta ihtiyaçlı ihtiyaçsız ayırt etmeden dağıttınız spor ayakkabıları kanunen uygundur ama helal değildir. Sivas’ta halkı mutlu etmek adına yaz boyu konserler vermeniz kanuna uygundur ama Sivas’ın su sorunu dururken eğlencelere para harcamanız helal değildir. İmar komisyonlarında ve diğer alanlarda teknik personel bulundurmanız gerekirken ahşap çavuş ilişkisi ile sadakat esaslı insanları görevlendirmeniz kanuna uygundur ama yine helal değildir. Biz burada Sivas’ın gelecek 50 yılı için mücadele veriyoruz. Biliyoruz ki iktidar şu an güçlü. Ama biz biliyoruz ki zor zamanlarda yapılan duruşlar her zaman kıymetlidir. Bu mücadeleyi verirken Kent Konseyi’ne sitem etmeden geçemeyeceğim. Sivas’ın tüm sorunları ile ilgilenmesi, dertlenmesi gereken bu kurumun başına hemşerimiz adı ile atanan bu kişi Sivas’ın sorunları ile ilgilenmemiştir. Geldiğimiz makamlar bize birer nimet değil vebaldir. Hakkını vermediğimiz her makam ilerde bizim yakamıza yapışacaktır. Bu sorun geçmişte de vardı. Buradan herkese bir sorumluluk düşüyor. Yaşanan haksızlıkları basınımız duyuracak. Şehir plancımız ve mimarlarımız karşı çıkacak. Bu konu ile ilgili sivil toplum örgütlerinden ses çıkacak. Biz ancak bu şekilde daha sağlıklı yarınlara ulaşabiliriz. İktidarın her yaptığı yanlış şeyi alkışlayarak bir yere gelemeyiz. Bu gün geldiğimiz noktada bunun en  iyi örneğidir. Yaklaşık 20 yıldır Sivas’ta iktidar, insanlar geçici mutluluk dağıtmıştır ama bunun sonucunda Dikimevi gitti, eski Numune Hastanesi yıkıldı ve 6. Bölge Teşvik kapsamından muaf tutulmuştur.” şeklinde sözlerini sonlandırdı.