Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Hakan Aydın, Anadolu Üniversitesi öğretim elemanları Öğr. Gör. Emine Tütsün, Öğr. Gör. Özlem Çelik, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Yabancı Diller Bölümü Öğr. Gör. Gönül Özsarı ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Elemanı Öğr. Gör. İrem Demirbağ’ın konuşmacı olduğu panele çok sayıda kişi katılım gösterdi.
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Hakan Aydın, açılış konuşmasında, “Yapay zekâ günümüzde herkesin konuştuğu bir konu. Araştırma ve geliştirme anlamında çok geniş bir alan. Bu sunuşta teknoloji yoğunlukla kullanılmayacak. Biz bu panelde Açıköğretim Sistemi’mizde yapay zekayı nasıl kullanabiliriz bunlar üzerinde konuşacağız. Sizlere araştırma ve uygulama önerileri sunacağız. Sizler de umuyoruz ki Açıköğretim Sistemi’mizi geliştirmek için çaba göstereceksiniz” dedi.
Öğr. Gör. Emine Tütsün, akıllı sistemleri, öğrenci modellemesi, öğrenme sürecini şekillendirme, anında ve kişisel geri bildirim verme olacak şekilde başlıklara ayırarak, “Eğitimde yapay zekâ uygulama çalışmaları profil çıkarma ve tahmin, akıllı öğretim sistemleri, ölçme değerlendirme, uyarlanabilir sistemler ve kişiselleştirme olarak 4 başlık altında toplanmış. Bizim çalışmamızda bunlardan akıllı öğrenme sistemleri yer alacak. Akıllı öğretim sistemi bir insan eğitime müdahil olmadan öğrencilere anında ve bireysel öğrenme deneyimi sunarak öğrenme süreçlerine destek olan akıllı bilgisayar sistemleri olarak açıklanabilir” şeklinde konuştu.
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Yabancı Diller Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Gönül Özsarı, yapay zekâ uygulamalarının ’ölçme değerlendirme’ başlığı ile ilgili şunları söyledi: “Dünyadaki üniversitelerdeki değerlendirmelere bakarsak ‘sürekli değerlendirme’ kullandığını görüyoruz. Bu tür değerlendirmelerde üniversiteler çoktan seçmeli soruları daha fazla oranla kullanıyorlar. Bu durumun en önemli nedeni öğrenci sayıları. Açıköğretim sorularında otomatik sistemler kullanılacak."
Öğr. Gör. Özlem Çelik, gerçekleştirdiği sunumunda, “Yapay zekâ madem her yerde bizde bundan en verimli şekilde yararlanmak için potansiyellerine bakalım. Alana baktığımız zaman yapay zekâ, dil öğrenme araçları, makine çevirisi araçları ve dil öğretim sistemleri kullanıcılara kişiselleştirilmiş bir öğrenme deneyimi sunuyor” ifadelerini kullandı
Öğr. Gör. İrem Demirbağ ise, etkileşimin sadece açık ve uzaktan öğrenme ortamlarında değil, bütün öğrenme ortamlarında oldukça önemli olduğuna dikkat çekti. Demirbağ, öğrencilerin akademik başarılarının ve sistemdeki devamlılıklarını ve motivasyonlarının etkileşimle etkilendiğini belirtti. İrem Demirbağ konuşmasının devamında, ”Etkileşimin özünde öğrenen olduğunu biliyoruz. Bizim de buna göre düzenlemeler yapmamız gerekiyor. Yetersiz etkileşim verdiğimiz zaman öğrenenler kendilerini yalnız hissediyorlar özellikle açık ve uzaktan eğitimde” sözlerini kaydetti.
