Altın Madenlerini Değerlendiremiyoruz

Sivas’ta 2 ayrı bölgede altın cevherinin bulunması yatırımcıları umutlandırdı. Fakat işletmecilerin yaşadığı sorunlar altın madenlerinin kapısına bir bir kilit vurulmasına sebep oldu. Gerek yaşanan mahkeme süreçleri gerekse de rezervlerin söylenenden daha az seviyede olması hem işletmeciyi hem işçiyi üzdü. Koyulhisar Güzelyurt Köyü ile Kangal Bakırtepe’de faaliyet sürdüren işletmeler yaşanan sorunlar sebebiyle işletmelerin kapısına kilit vurunca yüzlerce kişi işsizler kervanına katıldı. Suat Duman Yer altı kaynakları ile önemli bir şehir konumda olan Sivas, elinde ki imkanları iyi değerlendiremiyor. Demir, krom, kömür madenleri gibi ekonomik önemi yüksek yer altı kaynaklarına sahip olan Sivas’ta son zamanlarda altın madenleri ile gündeme gelmeye başladı. Sivas Maden Tetkik ve Arama Bölge Müdürlüğü yaptığı araştırmalar sonucunda 2 ilçede altın rezervinin olduğu bildirilmişti. Gerek yöre halkı gerekse de ilçe ekonomilerine önemli katkılar sağlayan işletmeler, bünyesinde çalıştırdıkları işçileri de yöre insanından seçmeye gayret gösteriyor. İşletmelerin Sivas genelinde yaşadığı sorunlar sebebiyle faaliyetlerini durdurmaları yüzlerce insanın mağduriyetine sebep oluyor. Ekonomik anlamda zengin bir il olmayan Sivas, yaşadığı sorunlar sebebiyle de elinde ki imkanları bir bir kaybediyor. Maden işletmeleri yaşadıkları sorunlar sebebiyle kapısına kilit vururken geriye ise yüzlerce evlerine ekmek götürmek isteyen işsizler ordusu bırakıyor. Bu durumun son örnekleri ise altın madenlerinde yaşandı. Koyulhisar Güzelyurt köyünde Altın işletmesi açan Amerikan firması, belirtilen rezervlerden daha azıyla karşılaşınca işletmenin kapısına kilidi vurup gitmeyi tercih etti. Kangal’da ise mahkemece alınan yürütmeyi durdurma kararı 200’e yakın işçinin işinden olmasına sebep oldu. GÜZELYURT’TA REZERV AZ MALİYET YÜKSEK MTA Bölge Müdürlüğü’nün ilk tespit yerlerinden birisi Koyulhisar’ın Güzelyurt Köyü oldu. Tespit ve rezervlerin ortaya çıkmasından sonra bölge bir anda hareketlenmeye başladı. Güzelyurt köyüne gelen ve işletme açan Amerikan firması, kısa bir süre sonra pes ederek kapıya kilidi vurdu. İşletmenin kuruluş ve faaliyetlerinin kısa sürmesine sebep olarak rezerv azlığı gösterildi. Açılışı yapılan işletme yöre insanından faydalanmayı bildi. İlk etapta yaklaşık 150 kişi istihdam eden Amerikalı şirket, işçi maaşları olarak da bin 500 liralık bir pay ayırdı. Kısa bir süre faaliyet gösteren Amerikan şirketi, daha sonra rezerv azlığı ve maliyetin yüksekliğini dikkate alarak faaliyetlerine son verme kararı aldı. Altın madeninde iş başı yapan yöre insanının ise sevinci kısa sürdü. Faaliyetlerini durduran şirket çalışanlarının işine son vermek zorunda kaldı. KANGAL’DA İŞLER KARIŞIK Sivas genelinde altın madeni bulunan bir diğer nokta ise Kangal ilçesi oldu. MTA Bölge Müdürlüğü’nün raporları sonucunda bölgeye yatırım yapan KOÇ ailesine bağlı Demir Export, altın madenini çalıştırmaya başladı. Kangal’da yaklaşık 2 bin kişiye istihdam sağlayan Koç Holding, Bakırtepesi Altın Madenine yatırım yapmaya başladığı sırada büyük bir şokla karşılaştı. Altın madenini açan, içerisine işçilerin çalışma alanları, sosyal alanlar ve altın ayrıştırma ve işleme tesislerinin temelini atan Demir Export yönetimi, işçi teminini de Kangal başta olmak üzere Bakırtepesine yakın olan Çetinkaya, Kalkım, Koçköprü gibi köylerden sağladı. Yaklaşık 200 kişinin ilk etapta istihdam edildiği Bakırtepesi Altın Madeninde beklenen verim bir türlü sağlanamadı. Yöre halkının mahkemeye başvurarak yürütmeyi durdurma kararı alması ile birlikte iş başı yapan 200 kişiye Demir Export, süresiz izin verdi. Yaklaşık 1 yıldır altın madeninin yeniden açılmasını ve iş başı yapacakları günü bekleyen yöre halkı, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararını bozmasını arzu ediyor. “SİYANÜR İLE ALTIN ÇIKARILMASINA KARŞIYIZ” Kangal Bakırtepesi Altın Madeninin faaliyetlerini mahkemeye taşıyan ve yürütmeyi durdurma kararı çıkaran yöre halkı, 29 Temmuz tarihinde “Diren Bakırtepe” isminde bir etkinlik oluşturdu. Konuyla ilgili açıklama yapan Bakırtepe Çevre Platformu sözcülerinden Hacer Erçin, “avukatlarımızdan aldığımız bilgiye göre Mayıs ayı içerisinde bir mahkeme olacağını biliyoruz. Altının çıkarılmasına karşı değiliz. Altının siyanür ile çıkarılmasına karşı çıkıyoruz. Dünyanın değişik bölgelerinde altın madeni işleten ülkeler, siyanürden öte teknolojik imkanları kullanıyorlar” şeklinde konuştu. Kangal Dernekler Federasyonu eski genel başkanı İsmail Erdem ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada 2012 yılından itibaren Bakırtepesi ile ilgili çalışma yaptıklarını söyledi. Mahkeme tarafından alınan yürütmeyi durdurma kararının kendi başvuruları sonucunda ortaya çıktığını söyleyen Erdem, çıkarılacak altına karşı olmadıklarını, sadece yöntemin farklılaşması gerektiğini belirtti. Yer altı kaynaklarının ülke ekonomisine katılması gerektiğini ifade eden Erdem, “Bizler memleketimizde ki madenlere karşı değiliz. Ülke kaynaklarına katılmasına hiç karşı değiliz. Bizler yöntemin siyanür ile yapılması karşıyız. Tüm dünya siyanürün tehlikesini biliyor. Bakırtepesi konusunda bilirkişi tespiti yapıldı. Daha sonra ki günlerde ise mahkeme olacak. Siyanür kullanımından başka tekniklerde var ama bu teknikler pahalı teknoloji olmasından ötürü kullanılmıyor. Bergama ve Erzincan’da bu konuyla ilgili araştırma yapanlardan mücadele edenlerden destek aldık. Siyanürsüz altın çıkarılması hepimiz için önemli” şeklinde konuştu.