Stockholm Sendromu’ denilince aklımıza 'Celladına aşık olanlar' gelmektedir. Peki kimdir bunlar?
Tabiki aklını, ruhunu ve tüm benliğini şeytana teslim etmiş olan güruhtur.
Peki şeytan kimdir?
Bakara Suresi 169. Ayette buyrulduğu gibi o, insanı yalnız kötülük işlemeye, iğrenç ve çirkin işler yapmaya ve hakkında bilgi sahibi olmadığı şeyleri Allah'a isnad etmeye çağırır.
Şeytan, insanın içinde bulunan kötü düşünce ve arzuları körükler, insan nefsine kötülüğü sevdirir. Bu sebeple insanın kötülük yapmasını kolaylaştırır. O yüzden Hz. Ebubekir(ra): "Büyük adam, nefsinin isteklerine uymayan kimsedir!" demiştir.
Bakın, şeytanın izinden gidenler ne hâle gelir? Yada şeytan bizden ne ister? Şeytanın bizden ne istediğini 10 madde halinde sıralayalım;
1- Şeytan akletmemeyi/düşünmemeyi telkin eder. Hâlbuki İ. Maturudi; "Düşünmemeyi telkin eden her türlü his şeytan işidir!" der.
2- Şeytan körü körüne taklitciliği benimser. Muhammed İKBAL bu konuda der ki; "Benliğini körü körüne taklit ile harap etme. Bu dünyada tek bulunan inciyi korumalısın!" Zira taklid eden bir zihnin bilince ihtiyacı yoktur.
3- Şeytan insana vazgeçilmez olduğu hissini verir. Hâlbuki mezarlıklar dünyadayken kendisini 'Vazgeçilmez' gören insanlarla doludur.
4- Şeytan insanı takvadan ve sorumluluk bilinci kuşanmaktan alıkoyar. Hâlbuki Kur’an’da şöyle buyrulur; “O gün, ne mal fayda verir ne de oğullar. Ancak Allah’a selim (sağlam ve temiz) bir kalp ile gelen (hariç).” (Şuarâ Suresi 88-89. Ayetler)
5- Şeytan insana "Hakikat benim yada hakikat bizim!" iddiasında bulundurur. İnsan hak ve hakikate talip olmak zorunda değil midir? Zira hak ve hakikat hiç kimsenin tekelinde değildir.
6- Şeytan insanı dünyevîleşme, duyarsızlaşma ve değersizleşme hastalığına maruz bırakır. "Allah ölümü de hayatı da bakalım hanginiz daha güzel ameller işliyorsunuz diye sizi imtihan etmek için yarattı!” (Mülk, 67/2.) Bu ayet ile çelişki arzeden bir hayat hayat mıdır ki?
7- Şeytan Kur'an okuma demez sen anlayamazsın der. Hâlbuki Kur'an'ın ilk emri "Oku!" değil midir?
8- Şeytan insanı bananeci, bencil ve boşvermiş bir havaya sokar. "Bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler!" gibi bir bakış açısı ne kadar müslümancadır?
9- Şeytan insanın biriktirmesini ve içindeki çoğaltma arzusunu depreştirir. Hâlbuki ayette buyrulduğu gibi insanı ne çok oyalıyor çoklukla övünme hastalığı, biriktirme arzusu ve güç tutkusu. Taki kabre kadar.
10- Şeytan insanları mehdi/kurtarıcılara bel bağlatır. Hâlbuki Mehdi tembelliğin adıdır. Ne diyor Sebahattin Ali; "İçimizdeki şeytan yok... İçimizdeki aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var!.."
Unutulmamalıdır ki;
Hak ve hakikat uğruna mücadele edenlerin baş düşmanı şeytandır. Şeytanın hile ve tuzakları ise kesinlikle pek zayıftır.
"Yakın dostu şeytan olan bir kimse ne kötü bir dost sahibidir!" Nisa Sur, 4/38
Kısaca; Allah(cc)'ı bırakıp şeytanı kendisine dost ittihaz edinen, rehber kabul eden kimseler kesinlikle ziyana uğrarlar!..
Selam ve dua ile!
