Erken teşhisin büyük önem taşıdığı meme kanseri hakkında konuşan Eskişehir Özel Anadolu Hastanesi Genel Cerrahı Op. Dr. Hüseyin Pala, “Kadınlar banyodan sonra kendilerini elle muayene etmeliler. Kitle fark ettiklerinde mutlaka doktorlarına muayene olmaları gerekiyor” dedi.
Her yıl Ekim ayında düzenlenen ‘Meme Kanseri Farkındalık Ayı’ çerçevesinde, kadınların meme kanserine karşı alabilecekleri tedbirler ve bireysel muayeneler ön plana çıkarılıyor. Erken teşhisin ardından müdahale edildiği takdirde meme kanserinin korkulacak bir hastalık olmadığını vurgulayan Eskişehir Özel Anadolu Hastanesi Genel Cerrahı Op. Dr. Hüseyin Pala, kadınlara önemli uyarılarda bulundu. Yaptığı ameliyatların ardından sağlığına kavuşan hastalarıyla bir araya gelerek meme kanserine karşı bilinçlendirmeyle ilgili konuşan Op. Dr. Pala, “Meme kanseri farkındalığının kadınlarda oluşabilmesi için bu ay özelikle çok önemli. Kadınların yapacağı elle muayenede herhangi şüpheli bir şey görülürse mutlaka bize gelmesi gerekiyor” dedi.
“Kadınlar banyodan sonra kendilerini elle muayene etmeliler”
Meme kanserine karşı ilk teşhisin ve erken tedavinin hayat kurtardığını, bundan dolayı da kadınların evde kendilerini muayene etmeleri gerektiğini belirten Eskişehir Özel Anadolu Hastanesi Genel Cerrahı Op. Dr. Hüseyin Pala, “Meme kanseri farkındalığının kadınlarda oluşabilmesi için bu ay özelikle çok önemli. Bu anlamda kadınlarımızı her zaman olduğu gibi kontrollere gelmelerini zaten söylüyoruz. Ancak kadınların tek başına yapabileceği şeyler var. Bunlardan ilki her adet döneminde, eğer adet görüyorsa her ayın belli bir zamanında banyodan sonra kendini muayene etmesi. Bu muayenede herhangi şüpheli bir şey görürse mutlaka bize gelmesi gerekiyor. Ancak normal şartlarda biz genelde 6 ay duruma göre 1 yıllık kontrollerle mamografi meme ultrasonu yaparak takip ediyoruz hastalarımızı. Herhangi bir lezyon saptandığında bu lezyonun önemli olup olmadığı konusunda hastayı bilgilendiriyoruz. Belli kontrollere geldiğinde eğer büyüme varsa bu kütleleri alarak erken teşhisle hastanın hayatı kurtulmakta. Dolayısıyla günümüzde çok ilerlemiş meme kanserlerini nadir görüyoruz Allah’tan. O kadar ilerleyen güzel tetkik yöntemlerimiz var” dedi.
“Korkup gelmeyen hastalarda ilerleyen bir senaryo ile karşılaşıyoruz”
Erken teşhis ile hastalığın kolayca tedavi edilebildiğini fakat geç kalınmış kitlelerin kötü sonuçlar oluşturabildiğini söyleyen Op. Dr. Pala, “Erken teşhis kesinlikle hayat kurtarır. Bu slogan kesinlikle vazgeçilmez gayet güzel bir slogan. Bize gelen bayanlardan tek isteğimiz takip edilmesi gereken bir lezyon olmasa dahi rehavete kapılmayıp hayatları boyunca en az iki yılda bir menopozdan sonra, normal zamanlarda adet dönemindeyse eğer yılda bir kez kontrole gelmelerini istiyoruz. Birinci derece akrabalarında meme kanseri hikayesi varsa bu hastamızın mutlaka yılda bir kez hastaneye gelmesi gerekiyor. Eğer bir lezyon saptanırsa korkmasınlar, çok kolay artık. Kimse artık meme kanserinde erken teşhisi koyduğumuzda rahmetli olmuyor, hayatına devam ediyor, çocuklarını torunlarını seviyor. Bizim çok sayıda hastamız var. Hayatına kaldığı yerden devam etmiş, bir sorun yaşamayan kişiler hep erkenden teşhis koyulmuş kişilerdir. Ancak ilerleyen zaman içerisinde korkup gelmeyen hastalarımızda hep gördüğümüz tablo maalesef ilerliyor. İlerlediğinde maalesef başka yerlere dağıldığında çözümünün imkansız hale geldiği oluyor. Bunları daha azaltmanın tek yolu hastalarımızın takibi bırakmaması, normal rutin meme kontrolüyle gelmesi” ifadelerini kullandı.
“Kanserden korkmasınlar, kanser değil biz güçlüyüz’’
Memesindeki kitleyi kendi yaptığı küçük çaplı muayenede fark eden ve Op. Dr. Hüseyin Pala tarafından yapılan operasyonun ardından gördüğü tedaviyle 9 yıl önce meme kanserini atlatan Sabriye Özkan, hastalığa karşı verdiği savaşı bileğindeki pembe bileklik ile herkese gösteriyor. Meme kanserindeki farkındalığın artırılması ve erken teşhisin önemini her fırsatta dile getiren Özkan, “Benim ablam meme kanseriydi. Zaten kontroldeydim ben. Elime gelen bir kitle sonucunda doktorum Hüseyin Bey’in bana önerisiyle alıp önümüzü görelim dediler o kitleyi. Aldıktan sonra kanser olduğumu öğrendim. Tedavi süreci başladı böylelikle. İlk duyduğum zamanda biraz bocaladım tabii ki ama doktorumun, eşimin, ablalarımın desteğiyle yendim çok şükür. Erken teşhis çok önemli. Benim bayanlardan tek isteğim, elle olan muayenelerini aksatmasınlar. Rutin tetkiklerini yaptırsınlar. Ben tek kitleyken ikinci evrede yakalandım. Kontrollerim devam ediyordu. Önereceğim bu. Kanserden korkmasınlar, kanser değil biz güçlüyüz” dedi.
“Ameliyata gülerek girdim, doktoruma güvendim”
Elle muayenede fark ettiği meme kitlesini geçirdiği operasyonla aldıran ve sağlığına kavuşan Rukiye Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
“Ben şimdi çok iyiyim. İlk olarak evde elle muayenede fark ettim. Sürekli banyodan sonra kontrol ediyordum. Elle muayenede fark ettikten sonra doktora gittim, teşhisim kondu. Sonra Hüseyin Bey ile buluştuk. Tedavim oldu, ameliyatım oldu. Korkmasınlar. Şahsen ben korkmadım. İlk evresiydi benim ki. Ameliyata gülerek girdim. Doktoruma güvendim. Onlar da güvensinler. Bu hastalığı yenerler.”