"Çünkü Allah (ahdi bozmaktan) sakınanları sever!" Tövbe Sur, 9/7 Allah(cc) kendisinden sakınan muttaki kulları, kulluk ve sorumluluk bilinci kuşanarak hareket edenleri, sözleşmelerine/ahtlerine sadık kalanları, erdemli davranandinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü'minleri sever.

"Kuşkusuz Rabbin haddini aşanları çok iyi bilmektedir!" En'am, 6/119 Haddi aşmak ne demektir?

Sınır tanımazlıktır.

Kur'an'ın koyduğu hak ve adalet sınırlarını aşmak demektir.

Helal ve haram koyma yetkisini kendinde görmek demektir.

Harama yönelerek veya yoksulun hakkını çiğneyerek yâhut ihtiyaçtan fazlasını harcayarak ya da aşırı lükse kaçarak israf etmek demektir. Hududullah’ı gözetmek mü'mince bir tavır iken Hududullah'ı gözetmemek ise imani bir zaafiyettir. İslam öyle bir din ki tuttuğumuz oruçtan kıldığımız namazlara, evlenme boşanmalara, savaş ve barış ortamına, ev ve aile ortamına, komşuluk münasebetlerine, emaneti korumalara, yetim hakkı gözetmelere, miras paylaşımına, kamu hukukunu gözetmelere, tüketim alışkanlıklarına, infak anlayışımıza, can mal akıl namus ve nesil emniyetine varana kadar her bir şeye bir hudud/çizgi belirlemiş ve ölçü koymuş. Bütün bu ölçüler çerçevesinde haddi aşmak ne mümkün? Bir kimse bir güç ya da otorite işbaşına geçiyor;

1-Ekin ve dikimi mahvediyorsa, nesli bozuyorsa, fıtrata savaş açmışsa, 2- Emanete sahip çıkmıyor, adaleti gözetmiyor, merhametle yaklaşmıyorsa,

3- Ötekileştirici, başkalaştırıcı ya da mankurtlaştırıcı bir bakış açısı sergiliyorsa,

4- Kendi kendine yettiğini zannediyor, kibir abidesi kesiliyor, zalimlere meylediyor, mazlumu ve mağduru koruyup gözetmiyorsa,

5- Hak benim, hakikat bende/bizde diyerek hakikati sahipleniyor, kendini hak diğerlerini batıl görüyor, hakikate talip olma erdemini ortaya koyamıyorsa,

6- İçe değil dışa ya da öze değil kabuğa odaklanıyorsa, ruha değil bedene yatırım yapıyorsa, niteliğe değil niceliğe önem veriyorsa, manaya değil maddeye ahirete değil dünyaya odaklanıyorsa ve dünya ahiret dengesini gözetmiyorsa,

haddi aşıyor ve hududullah'ın sınırlarını ezip geçiyor demektir.

Kısaca; Hududullah demek Allah(cc)’ın insanoğlunu hukuka çağırması demektir.

Hududullah demek "Ey insan! Sınırın var senin. Haddini aşma, sınırını aşma!" demektir. Allah(cc)’ın koyduğu bu sınırlar insanın sınırsız bir davranış sergileme hürriyetine sahip olmadığını gösterir. Kur'an'da tam 14 yerde hududullah geçer. Buralarda Allah(cc) insana sınırlı davranmasını öğretir. Kendini vazgeçilmez görmek, kendini bulunmaz bursa kumaşı görmek, kendinin yeri doldurulamayacağı havasını vermek, kendi kendine yeteceğini zannetmek hastalıklı ruhların özelliğidir. Bu havaya bürünmüş o kadar çok kimse görmekteyiz ki. Bunlar bazen siyasette, bazen STK'larda, bazen ilim irfan meclislerinde, bazen bürokraside, bazen basında, bazen ailede, bazen toplumda. Hele bir eleştirin onları. Bakın nasıl şeytana rahmet okutacak kadar gaddarlaşıyorlar. Hep varlar hep.

Son söz; Bu ruh hastalarının ardından giden çapsızlara yazıklar olsun!..