İnsan Allah'ın yarattığı mükemmel bir varlık.

            “Doğrusu Biz insanı en güzel kıvamda yarattık!” (Tin Sur, 95/4) buyuran Rabbimiz insanı en güzel bir biçimde, en güzel surette, en güzel duygularla ve ilâhî ahlâk ile ahlâklanacak  tarzda yaratmış.  Ne kadar şükretsek azdır. İnsan;

            1- Hayat şartlarına katlanabilecek bir varlıktır.

            2- Dünyadaki sorumluluğunu üstlenebilecek mükemmeliyette imkân ve kabiliyetlerle yaratılmıştır.

            3- Yaratılış amacını gerçekleştirmesi için ihtiyaç duyduğu her türlü zihnî ve bedenî özelliklerle donatılmıştır.

            4- Varlık mertebelerinin en yükseğine çıkabilecek bir yetenek ve kapasitede yani olması gereken en güzel biçimde yaratılmıştır.

            İnsan Allah'a, anlama, ahlaka ve amaca odaklandığı/yöneldiği müddetçe kamil bir kul olması mümkündür. Kul ‘Ben neyim?’, ‘Kimim ben?’ ve ‘Ne için yaratıldım?’ diye kendisini her an kontrol etmelidir. Yönelişimiz Allah'a mıdır yoksa beyhude, gelip geçici şeylere midir?

            "Halis inancın yalnız Allah’a yönelmesi gerekmez mi?"

            Bu muhteşem ayet kimin kulaklarının pasını silmesi, hangi kararan kalpleri hizaya getirmesi, hangi savrulan yürekleri toparlaması gerekir dersiniz?..

            "Halis inancın yalnız Allah’a yönelmesi gerekmez mi?"

            Zumer Suresi'nin 3. Ayeti muhteşem bir soru  ile dikkatlerimizi çekiyor. Peki bizler tüm enerjimizi, heyecanımızı, birikimlerimizi, yeteneklerimizi, Rabbimizin bize lutfettiği akıl, iman, ruh, kalp, şahsiyet, zevkü sefa gibi yanlarımızı ne ile meşgul ediyoruz?

            Günde üç sayfa kitap dahi okumayan ama saatlerce Tv başından kalkmayan, tüketim çılgınlığı had safhada olan, “Allah ne der diye değil el alem ne der?”  diye bir girdabın içine sürüklenen, moda denilen bir illetin içine düşmüş, futbol fanatizmine tutulmuş, tutkularını ilah edinen bir birey ve toplumun yaşadığımız çağa iyi bir görüntü vermediği aşikar.

              Ne zaman akledeceğiz, sorgulayacağız, kendimize geleceğiz acaba?

            "Dua ve yönelişiniz O'na olan inancınız için değilse,  Rabbim size niçin değer versin?" Furkan Sur, 25/77

            O(cc) kimdir?

             O(cc)’nu ayetlerin diliyle tanımaya ne dersiniz?

            "Beni yaratan da, bana doğru yolu gösteren de O'dur;

            ve beni yediren de, içiren de O'dur;

            ve hasta olduğum zaman beni iyileştiren,

            ve beni öldürecek olan ve sonra yeniden diriltecek olan (hep) O'dur.

            Ve Hesap Günü'nde hatalarımı bağışlamasını umduğum kimse de O'dur!”Şuara Sur, 26/78-83

            Yönelişimiz O(cc)’na ise O(cc)’nun dilinden duaya ne dersiniz?

            "Ey Rabbim! Bana [doğruyla eğrinin ne olduğuna] hükmedebilme bilgi ve yeteneğini bağışla ve beni dürüst ve erdemli insanların arasına kat ve gerçeği benden sonrakilere ulaştırabilme gücü ver bana. Beni o nimetlerle dolu bahçenin varislerinden biri yap!" Şuara Sur, 26/84

            Hz. Ömer(ra)’in bir sözü ile konuyu nihayete erdirelim:

            “İnandığınız gibi yaşamazsanız yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız!”