Sümeyra DENİZ
Saadet Partisi İl binasında gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Saadet Partisi Sivas İl Başkanı Osman Gönay Arakan’da ki insanların sırf Müslüman oldukları için katledildiğine dikkat çekerek şunları söyledi; “Ateş düştüğü yeri yakar. Şu anda Arakan yanıyor. İnsanlar sırf Müslüman oldukları için öldürülüyorlar. Çocuklar parçalanıyor, kadınlar tecavüze uğruyor, insanlar canlı canlı alevli ateşlere atılıyorlar insanların gözleri önünde insanlık katlediliyor. Arakanda insan Hakları yok, demokrasi yok, adalet yok, kısaca insanlık yok. Arakanlıların ilkokuldan sonra okuma hakları yok. Bir Şehre gidip akrabasını ziyaret etme özgürlüğü yok. Adeta bir kölelik kampı gibi ki bu kölelik düzeni gibi olan yerde yaşayan insanlara bunu bile çok görüp katlediyorlar. İşin en kötüsü de bu zulümler karşısında Dünya sessiz ve sağır kesilmiş durumda; çünkü ölenler Müslüman. Avrupa Birliği Dış işleri Bakanları Estonya’da toplanıyorlar ve dönem sözcüsü gündemimizde Myanmar yok diyorlar böyle insanlar katledilirken Avrupa Birliğinin gündemine dâhil göremiyor” dedi.
TEK ÇARE İSLAM BİRLİĞİNİN KURULMASI
İslam coğrafyasını yakıp kül eden bu yangını söndürmenin tek çaresinin İslam Birliği’nin kurulması olduğunu ifade eden Gönay, “Müslüman ülkelerin yöneticileri, İslam Birliğini kurmak için şimdiye dek bir adım atmadılar. Bundan sonra da atamazlar, çünkü İslam ülkelerinin başında bulunan yöneticilerin hemen hepsi işbirlikçi. Öyle ise ben Müslümanım diyen herkes, Müslümanların derdiyle dertlenen her kes ama her kes İslam Birliğinin kurulması mücadelesinde yerini  almalıdır” şeklinde konuştu.

Günümüzün en önemli meselesinin bu mesele olduğunu dile getiren Gönay; “Öncelikle Müslüman İslam Birliğinin kurulabileceğine inanmalıdır.  Hac için dili, meşrebi, mezhebi, rengi farklı olmasına rağmen milyonlarca Müslüman nasıl bir araya geliyorsa İslam Birliğini kurmak için de bir araya gelebilirler.  Her Müslüman kendi üzerine düşeni yaparsa bu birlik çok kısa zamanda kurulur. Müslümanları bir arada tutan birliğin bozulmasından sonra, Dünya Müslümanları başsız kaldı. İpi kopmuş tespih taneleri gibi dağıldılar. Batılılar ellerine geçen bu fırsatı iyi değerlendirdi Misyonerler, ajanlar vasıtasıyla Müslüman toplulukları en küçük parçalara ayırıp kışkırtılar, aralarını açıp bir birinden uzaklaştırdılar ve birini diğerine düşman ettiler. Yumuşak lokma haline getirip teker teker yuttular. Önce Afganistan, Filistin, Gazze sonra ırak, Libya, Yemen, Suriye ve şimdi de Arakan eğer Müslümanlar Birlik olamaz, İslam Birliğini kuramazlar ve kurtuluşu hala batılardan beklemeye devam ederlerse daha çok Müslüman kanı akacak demektir.  Her Müslüman topluluk sıranın kendisine gelmesini acziyet içinde bekleyecek demektir. Hâlbuki çaresiz değiliz. Çare bizleriz, hepimiz. Bir araya geldiğimiz gün bu zulümlerin son bulduğu gündür.  Dünya petrolünün % 60, doğalgazın %50 den fazlası, tatlı su havzaları, verimli araziler, zengin maden yatakları ve genç nüfus gibi birçok nimete ve ekonomik silaha sahibiz. Bunların bir tekini dahi doğru zamanda kullandığımızda Dünyada barışı sağlar, Müslümanları Zulümden kurtarmış oluruz inşallah” dedi.