Yaşasın millet iradesi, yaşasın demokrasi, yaşasın devletimiz yaşasın milletimiz HABER MERKEZİ Sivas İl Genel Meclisi, 15 Temmuz tarihinde TSK içerisinde yuvalanmış Fetullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) mensup bir grup vatan haini tarafından kalkışılan darbe girişimine tepki göstermek amacıyla, “Milli İradeye Saygı Bildirisi”ni okuyarak Cumhuriyet Meydanı'nda halkla bir araya geldi. Sivas Milletvekilleri Hilmi Bilgin, Mehmet Habib Soluk, Sivas İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Salih Ayhan, genel sekreter yardımcıları ve birim müdürlerinin de yer aldığı buluşmada ilk İl Genel Meclis Başkanı Sedat Özata görüşlerini dile getirdi. Ülkemizde 15 Temmuz Cuma akşamında Türk Silahlı Kuvvetleri içinde yuvalanmış kendilerine sözde “Yurtta Sulh” konseyi olarak tanımlayan paralel devlet yapılanmasına mensup asker görünümlü azınlık bir grup terörist tarafından darbe girişimine kalkışılarak milletimizin iradesine ipotek konmak istendiğini vurgulayan Özata, "Ancak tek yürek olan aziz Türk halkı darbe girişimini püskürtmeyi başarmıştır. Helikopterlerle, uçaklarla bombalanan, silahlarla taranan ve tanklarla ezilen milletin kahraman evlatları adeta etten duvar örerek darbecilere geçit vermemiştir. 4 Eylül 1919'da milli mücadelenin karargâhı ve merkezi olan, Cumhuriyetin temellerinin atıldığı Sivas'ta da demokrasiye sonuna kadar sahip çıkılmıştır ve çıkılmaya devam edilecektir. Bir grup hain demokrasimizi kesintiye uğratmak, Cumhurbaşkanımızı alaşağı etmek ve bu milletin geleceği ile oynamak istemiştir” dedi. “Sakın kader deme! Kaderin de üstünde bir kader vardır. Ne yapsalar boş. Göklerden gelen bir karar vardır.” sözünü kanıtlarcasına terör örgütü mensuplarına fırsat verilmediğini kaydeden Özata, "Allah hepinizden razı olsun. Cuma gecesi saat 22.00'de bu haberi alır almaz, hainlere hadlerini bildirmek için meydanlara koştunuz. Milletçe tankın altına yattık, üstüne çıktık, namlunun önünde durduk. Yaşanan olaylar sonucunda birçok vatan evladı şehit oldu. Olaylarda 2 binden fazla kişi yaralandı. Şehitlerimize Allah'tan gani gani rahmet dilerken, ailelerine sabırlar niyaz ediyoruz. Yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum" dedi. 15 Temmuz tarihinin aynı zamanda Türk Silahlı Kuvvetlerinde asker elbisesi giymiş teröristlerden temizlenme tarihi olduğunu belirten Özata, "Devletimiz, kendisine silah çekene, vatandaşına kurşun sıkana, masum ve silahsız halkımızın üzerine tankla yürüyene, vatandaşına F-16 ile bomba yağdırana, helikopter ile ateş edenlere hak ettiği cezayı verecek güce sahiptir. Burada il genel meclisi olarak ve demokrasi mücadelesini destekleyen tüm siyasi partilerimize, bu partilere gönül veren, oy veren tüm vatandaşlarımızla, hukuk devletinin hak ve özgürlüklerin, millet ve ülkenin geleceğine, yarınlarında yer aldıkları için teşekkür ediyorum. Mesele memleket meselesi olduğu zaman bu millet her türlü zorluğun üstesinden geleceğini yine tarihe yazdı. Yaşasın millet iradesi, yaşasın demokrasi, yaşasın devletimiz ve milletimiz." dedi. Sivas Milletvekili Hilmi Bilgin ise 15 Temmuz 2016 tarihinde ülkeye ve Yüce Türk Milletine kast edildiğini, bu ülkenin tankıyla, topuyla, tüfeğiyle, uçağıyla yine bu millete kurşun sıkıldığını söyledi. Ordumuzun içine sızmış bir avuç Fetullahçı Terör Örgütü üyesi olduğunu vurgulayan Bilgin; onların hainliğini, alçaklığını, kahpeliğini yazanların karşısında bu aziz milletin, 79 milyonun, sağcısıyla, solcusuyla, ailevisiyle, sünnisiyle karşı koyduğunu ifade etti. Milletin, tanka, uçağa, mermiye karşı şanlı direnişinin tarihe altın harflerle yazıldığını kaydeden Bilgin, şehitlere Allah’tan rahmet yaralılara ise acil şifalar dileyerek direnişin kutlu olmasını temenni etti. Sivas Milletvekili Mehmet Habib Soluk da Sivas halkının arasında olmaktan onurlu ve gururlu olduğunu belirterek, "Karanlık akşamın ardından doğan nurlu ufukla, güneşle birlikte yeniden millet iradesi ve demokrasiye olan bağlılığı, başkomutanın çağrısı ile 17 gündür dinmek bilmeden, 81 ilimizde, bütün ilçelerimizde, köylerimizde büyük coşkuyla kutlamaktayız. Her şerde bir hayır aramak lazımdır. Toplumun ayrıştığını, birbirinin hasımı olduğunu ifade ediyorlardı. Oysa bu karanlık gecenin ardından doğan nurlu güneş, toplumda bir ayrışma olmadığını, 80 milyonun kardeşlik ruhu içinde yaşadığını ortaya koydu. Rabbime şükürler olsun ki, ayrıştırmaya çalıştıkları toplum ayrışmamış, inadına kenetlenmiştir. Her şeyin zıtlığı diğerinin bütünleyicisidir. Ayı aydınlık kılan gecenin karanlığıdır. Gülü kokulu kılan üzerindeki dikendir. Renklerimiz ne olursa olsun, hangi coğrafyada yaşarsak yaşayalım, hangi mezhepten, hangi meşrepten, hangi dinden olursak olalım, acı ve sevinç duygularımız aynıdır. Bunun en bariz örneği gözümüzden akan yaşın renginin aynı olmasıdır. Çünkü yaratanımız tek, dolayısıyla gözümüzden akan yaşın rengi de tek” dedi. Milletin birliğinin ve beraberliğinin devam etmesi gerektiğini kaydeden Soluk, "Bu duygularla, karanlık gecede bu ülkenin birliğine beraberliğine kasteden, Peygamber ocağına sızmış, askerimizin arasına girmiş, o şerefli elbisenin içine girenleri bir kez daha lanetliyorum. Olay basit bir olay değildir. Bizim ülkemiz Osmanlı’nın kurulduğu günden itibaren önce balkanlardan söküp atılabilmek için Birinci Cihan harbiyle, daha sonra Kurtuluş Savaşıyla mücadele etmiştir. Dört bir yanımız düşmanla çevrilmiş olmasına ve düşmanın Ankara’ya 70 kilometre kadar yaklaşmasına rağmen işgal kuvvetleri sizlerin iradesi olan milli iradeye bir kurşun dahi atamamıştır. Ama bu hainler sizlerin iradesinin tecelli ettiği TBMM’yi işgal etmeye kalktılar, bomba attılar. Bunları lanetliyoruz.” dedi.