Mehmet TIRPAN

Sivas Valisi Davut Gül, 2018 yılında yapılması planlanan Haralar Bölgesi Projesi, Kent Meydanı ışıklandırma projesi ve ceza evi projelerine ilişkin bilgi verdi.

İlk olarak Haralar Bölgesinde yapılması planlanan çalışmalara değinen Gül, “Haralar bölgesi 250 dönümlük bir arazi. Biz oradaki haraları restore edeceğiz. Geleneksel sporların yapıldığı alanlar oluşturacağız. Kadınların, gençlerin, engellilerin ve yaşlıların vakit geçireceği ayrı ayrı bölümler olacak” dedi.

Yine o bölgede gençlik kampı kurmak istediklerini vurgulayan Gül, “Hem dışardan gelen insanlar hemde hemşerilerimiz orada kamp yapabilecekler. Yine aileler oldukça iyi vakit geçirebilirler. Haralar Bölgesini yaşanabilir bir yer haline getireceğiz. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, müdahale etmeseydi o bölge satılıyordu. Özelleştirme İdaresi o araziyi Özel İdareye ücretsiz verdi. Yine kent meydanını ışıklandırmak istiyoruz. Proje ihalesini 6 ay önce yaptık. Proje yakında bitecek. Valilik binası, Jandarma Binası, Kongre Müzesi, Medreseler hepsinin ışıklandırma projesi ortaya çıkacak. Her kurum kendisinin uygulama projesini yapacak. Işıklandırma tek elden olacak. Renklendirmeler tek renk olacak. Hapishane yapmak için yer arıyorduk. Ulaş Kovalı ’da 100 dönümlük bir yer bulduk. Ancak davaların il merkezinde görülmesi nedeni ile o bölgeye hapishane yapılması istenmedi. Tutuklukların Sivas Merkeze devamlı gelip gitmesi külfet olacak dendi. Yine güvenlik zafiyeti olabileceği söylendi. Açık cezaevi ile ilgili de merkezde yer arıyoruz. Kapalı Cezaevine ilişkin görüşmeler sürüyor” ifadelerini kullandı.

HARA AYGIR DEPOLARININ TARİHİ

Sivas-Yıldızeli yolu üzerindeki Yapı Mahallesi’nde bulunan Hara Aygır Depoları 1889 yılında yapıldı. Taş ve tuğla ile almaşık düzende yapılan 7 ayrı bina horasan harçla sıvalı. Bina köşeleri ve pencere letonlarında kesme taş kullanılmış. Osmanlı Devleti’nin son yapılarından olan Hara Aygır Depoları’nda damızlık at besleniyordu. Hara Aygır Depoları, Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 2007 yılında tarihi eser olarak tescillenmişti.