MEHMET TIRPAN

Türk Eğitim Sen Sivas Şube Başkanı Nuri Eryıldız, Eğitimle ilgili yaşanan sorunlara ve yapılan hatalara değindi.

Eğitim sorunlarını sadece eğitimin ve eğitimcinin sorunu algılamaktan daha ziyade bir toplum sorunu olarak düşünmek gerektiğini aktaran Başkan Eryıldız, “Eğitimde yapabildiğimiz yada yapamadığımız her durum tekrar topluma dönüyor. Eğitimde yapılan hatalar yıllar sonrasında meydana çıkıyor. Her yapılan hata telafisi olmayan hatalar. Maalesef Türkiye Cumhuriyeti Devletinde eğitimi bir devlet politikası haline getiremedik. İktidarlardan iktidarlara sürekli değişen eğitim politikaları ile uğraşıyoruz” dedi.

17 yıldır aynı iktidarın Türkiyeyi yönettiğini ancak Bakandan bakana hatta dönemden döneme sürekli eğitimle alakalı değişiklikler yapıldığını aktaran Eryıldız, “İlk olarak eğitimi bir devlet politikası haline getirmeliyiz. Dajha sonra bu milletin değerleri ile yoğrulmuş nesiller yetiştirmeliyiz. Eğitimi biraz olsun siyasetin uzağına almalıyız. Bu gün milli eğitimi yöneten kademeler halen 15 Temmuz’dan ders çıkarmışa benzemiyorlar. Bizi 15 Temmuz olaylarına götüren süreci aslında çok iyi irdelemek lazım. 15 Temmuz olaylarından sonra ders çıkarılmış olsa bugün eğitim kurumları dernek, vakıf, cemaat veya adına ne deniyorsa bu yapılara teslim edilmez. Biz olaylar öncesi bunları anlattığımızda bize inananlarla ne sorununuz var ne istiyorsunuz diyorlardı. Bizde inanan insanlarız ama inanç görünümü ile eğitim kurumları başta olmak üzere devlet kurumlarını zapt eden ele geçiren bu topluma ayrıştıran, eğitim kurumlarında öbek öbek yuvalanan grupların bu devleti bu milleti nereye taşıdığını gördük. Biz diyoruz ki Milli Eğitim Bakanlığının değerler eğitimi veya farklı alanlarda anlaşma protokolü imzaladığı başka bir grubun yarın başka birileri ile iş tutmayacağının garantisi mi var. Bu milletin çocuklarına değerler eğitimini anlatacaksak değerlerden kastımız ne ise bunları Türkiye Cumhuriyetinin Milli Eğitim Bakanlığına bağlı öğretmenler anlatsın. Maalesef her gelen Bakan bu tür yapılarla bırakın sözleşmeleri ortadan kaldırmayı her geçen gün mevcutların üstüne yenileri ekleniyor. Yıllardır din eğitimi hep birilerine ihale edildi. Evlatlarımıza elbette inancımızı öğreteceğiz ama din eğitimini kaynağından ve devlet gözetiminde vermek zorundayız. Merdiven altı üretim gibi merdiven altı eğitim olmaz” ifadelerini kullandı.