Numune Hastanesi Bahçesi’nde bulunan İncili Hanım Türbesi’nin Milli Emlak’a ait olması ve hazine malı statüsünde bulunması, türbenin hangi kurumun gözetiminde olduğunun önünü kapatıyor. Ortaya çıkarılacak tapu kayıtları ile türbenin hangi kuruma ait olduğu belli olacak.   Suat Duman   Rahmi Günay Caddesi üzerinde İl Sağlık Müdürlüğü bahçesi içerisinde bulunan bugün ki haliyle türbe görünümünden çok uzakta bir görüntü sergileyen İncili Hanım Türbesi, unutulmuşluğu ile yeniden gündeme geldi. Araştırmacıların bildirdiklerine göre Sokullu Mehmet Paşa’nın kızı olarak bilinen, çeyizinde inci ile işlenmiş yorgandan dolayı İncili Hanım adını alan türbenin çevresi otopark haline geldi. Gerek çevre düzenlemesi gerekse yıkılmaya yüz tutmuş hali ile içler açısı bir durumda uzanacak eli bekleyen İncili Hanım Türbesi’nde hangi kurumun çalışma yapacağı da muallakta kaldı. Hazine malı olan İncili Hanım Türbesi’nin etrafı önce Milli Emlak tarafından Sağlık Müdürlüğü’ne tahsis edildi. Diğer kurumlara tahsisin gerçekleşip gerçekleşmediği ise Tapu Kayıtları ile ortaya çıkacak. Gün yüzüne çıkarılacak tapu kayıtları ile birlikte İncili Hanım Türbesi ve çevresinin hangi kurumun kontrolünde olduğu öğrenilecek. Yasal olarak türbelerin sorumluluğu Türkiye genelinde Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde oluyor. Yapılacak çalışmalarda mülkiyetin ortaya çıkarılması ile birlikte yıllardın devam eden tartışmalar da son bulmuş olacak. Sivas Kültür Envanteri Kitabında İncili Hanım Türbesi’nin 1983 yılında 4468 numaralı tescil kayıtı ile kayıt altına alındığı ve sahibinin Vakıflar Genel Müdürlüğü olduğu bildiriliyordu. Yeni bilgilerin ortaya çıkması ve yeni çalışmaların yapılması ile birlikte hem türbenin sahibi ortaya çıkacak hem de restorasyonun önü açılacak. RESTORASYON BEKLİYOR Sivas’ta Sağlık Müdürlüğü’nün bahçesinde bulunan ve 18.yüzyılda yapıldığı tahmin edilen İncili Hanım türbesinin Sivas İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün hazırladığı “Sivas Kültür Envanteri” kitabında yer alan ayrıntılı tanımında Numune Hastanesi ve Arkeoloji Müzesi’nin bir mezarlık üzerine kurulduğu yönünde bulgulara rastlanıyor. Kitapta yer alan tanımda, Kabak Yazısı yönünde giden Rahmi Günay Caddesi üzerinde İl Sağlık Müdürlüğü bahçesi içerisinde bulunan eserin, “Yazılı kaynaklar ve halen yaşayan yaşlılar bugün Numune Hastanesinden başlayıp Endüstri Meslek Lisesi’ne kadar uzanan ve Kabak Yazısı denilen sahanın daha önceleri şehrin mezarlığı olduğunu belirtmektedirler. İşte o mezarlıktan günümüze kadar gelmeyi başaran anonim türbeye halk arasında İncili Hanım Türbesi denilmektedir” ifadelerine yer veriliyor. 1983 yılında tescillenen ancak bugüne kadar hiçbir restorasyon çalışmasının yapılmadığı İncili Hanım Türbesi, büyük ölçüde yıpranmasına rağmen yıllara meydan okuyarak ayakta duruyor. İncili Hanım Türbesi ile ilgili kitapta yer alan diğer tanımlarda ise, “Baldaken tarzında inşa edilen türbenin mimarı üslubu malzemesi ile 18.yy. da yapıldığı izlenimini vermektedir. Tarihini kanıtlayabilecek üzerinde kitabesi yazılı sandukası olmadığı gibi İncili Hanım hakkında da yazılı belgeye rastlanmamıştır. İç köşeliklerde kubbeye geçişler pandantifler aracılığı ile sağlanmıştır. Kubbe içten sıvalı olup sıvaların büyük bölümü dökülmüştür. Sütunların dışında kalan bölümleri çok harap olmuştur. Kubbenin ortasında altıgen bir açıklık vardır. Bu açıklık ilk yapıldığı dönemde düşünülmüş ve gerçekleştirilmiş kanısı vermektedir. Altıgeni meydana getiren kenarlarda düzgün taşlar kullanılmıştır. Bu düzgün taş örgü kubbenin diğer yerlerinde görülmektedir. Bu uygulama ile de baldaken tarzındaki bu türbenin üstünde böyle bir açıklık bırakılabileceği akla gelmektedir” gibi ifadeler yer alıyor.