Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş: “Terör örgütünü masum gösterme çabası içine düşen akademisyenleri, türü tükenme dönemine giren akademisyenleri de şiddetle kınıyor ve lanetliyorum" dedi. İRFAN ÖZŞEKER Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" bildirisine ilişkin, "Terör örgütünü masum gösterme çabası içine düşen akademisyenleri, türü tükenme dönemine giren akademisyenleri de şiddetle kınıyor ve lanetliyorum" dedi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Metin Memiş, sendikasının genişletilmiş il divan toplantısına katılmak üzere Sivas’a geldi. Divan toplantısı öncesi basın mensupları ile bir araya gelen Memiş, ülke gündemini değerlendirerek sendikal faaliyetler hakkında bilgi verdi. Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğini ve teröre karşı başlatılan mücadelede önemli bir noktaya gelindiğini ifade eden Memiş “Türkiye zor bir dönemden geçiyor. Ülkemizde teröre karşı mücadele noktasında başlatılan önemli bir süreci yaşıyoruz. Bu süreç içerisinde de katil terör örgütünün hain saldırıları ve kalleşçe pusuları ile karşı karşıya kalıyoruz ama bu arada görüyoruz ki terör örgütünün hedefinde sivil vatandaşlar, çocuklar, yaşlılar var dolayısıyla orada kendi egemenliklerini sürdürmek için her türlü yola başvurdular. Hendekler kapanmaya başladı bombalara başvurdular, bombalarla kalleşçe saldırılar düzenliyorlar. Ancak bu saldırıları yaparlarken, çocukları katlederken kaleminden mürekkep değil kan damlayan bazı akademisyenlerin terör örgütünü masum gösterme çabalarına anlam vermek mümkün değil. Ben buradan masum gösterme çabası içerisine düşen türü tükenme dönemine giren akademisyenleri de buradan şiddetle kınıyor ve lanetliyorum.” CAN GÜVENLİKLERİ YOK Geçtiğimiz günlerde Cizre’ye giden ve oradaki sağlık çalışanlarının zor şartlar altında vatandaşlara hizmet vermeye çalıştıklarını ifade eden Memiş “Sağlık çalışanlarının güvenlik endişeleri var ancak umutlular ve o umutları ile birlikte Güneydoğu’da görevlerinin vermiş olduğu şerefle birlikte orada vatandaşa sağlık hizmetini sunmaya devam ediyorlar. Oradaki arkadaşlarımızın bakanlığımızca yapmış olunan düzenlemelerin yeterli olmadığını kalıcı hakların alınması gerektiğini ve can güvenliği noktasında da daha önemli tedbirlerin alınması gerektiği ile alakalı kendilerinden talep aldık o talepleri bakanımıza ilettik hatta orada sayın bakanı aramak kaydıyla o arkadaşları bire bir görüştürerek birde onların ağzından beklentilerini sayın bakana iletmiş oldular.” BAYIRBUCAK TÜRKMENLERİNE YARDIM Suriye’de zor şartlar altında bulunan Bayırbucak Türkmenlerine ne pahasına olursa olsun yardımlarının devam edeceğini belirten Genel Başkan Metin Memiş “Bölgemiz çok kritik bir gölgede yer alıyor. Ülkemize Suriye haline getirmek isteyenler, ülkemizi Irak gibi yapmak isteyenler ülkemizi Suriye politikasında yer vermek istemeyenlerin oyunları var şuanda Türkiye’nin o bölgesinde terör olayları maalesef yaşanıyor. Ancak şunu görüyoruz ki devletimizin hendekleri kapatma ile alakalı bir kararlılığı var bu kararlılığı sonuna kadar destekliyoruz şunu da gördük o bölgede artık halk teröre destek vermiyor ve teröre destek vermediği için de 2 yüz bin vatandaşımız evlerini terk ederek biz size destek vermiyoruz diyerek bu kış gününde dışarıda kalmış durumdalar. Elbette Memur-Sen ailesi olarak bizler onurlu bir duruş sergileyerek teröre destek vermeyen o bölgenin halkını sahiplenmek istedik sahip çıkıyoruz ve diyoruz ki hendekleri aşacağız Bayırbucak’a ulaşacağız diyerek merhamet tırlarımızı yola çıkardık. 81 vilayetimizden şuanda yardım kampanyaları ile birlikte o onurlu duruşu gösteren teröre destek vermeyerek evinden yurdundan mahrum edilen vatandaşlarımızın yanında olduğumuzu göstermeye çalışıyoruz onlara her türlü desteği de sürekli vermeye de devam edeceğiz.” GÖZ YUMMAYIZ Seçimlerin ardından 657 sayılı Devlet Kanunu’nun bazı maddelerinde değişiklik yapılacağı ve iş güvencesinin kaldırılacağı gibi söylentilerin olduğunu ancak Memur-Sen olarak buna asla göz yummayacaklarının altını çizen Memiş “Seçimlerin hemen sonrasında 657 kanun değiştirilmesi ve bu değişiklikle birlikte iş güvencesinin kaldırılması gibi cümleleri bazı vekillerden bakanlardan maalesef duymaya başladık. Bu aslında sadece bugünün konusu değil 10 yıldır bu konu ısıtılıp masaya getiriliyor bizde her dönem direncimizi gösteriyoruz bu dönem yine aynı şekilde Memur-Sen olarak kararlı duruşumuzu sergiledik. Malum sendikalar sahada özellikle Memur-Sen’in iş güvencesinin kaldırılmasına göz yumacağı gibi karalama kampanyası başlattılar.” REKOR KIRDIK dönem toplu iş sözleşmelerinde rekor kırarak bir çok kazanım elde ettiklerini ifade eden Memiş “3. dönem toplu sözleşme süreci Memur-Sen’in kamu çalışanlarına en önemli kazanımı elde ettiği toplu sözleşme dönemi oldu. Toplamda 213 kazanımla birlikte hizmet kollarımız ve genel toplu sözleşmede rekor kırarak son yılların en çok kazanımını ve en yüksek zam oranını elde ettik. 2016 yılı için 6+5, 2017 yılı için 3+4 zam oranı artı enflasyon farkı gibi önemli bir kazanımı aldık. Elbette bu kazanımı aldıktan sonra gene malum sendikalar özellikle kamu çalışanlarının kafasını karıştırmak adına enflasyon farkı ile alakalı yalan yanlış bilgiler vererek maalesef çalışanların kafasını karıştırdılar ancak her şeye rağmen bu yıl yine enflasyon oranı olarak 0,91 enflasyon farkı almak kaydıyla da bir kaybın olmadığını kamuoyu bir kez daha görmüş oldu.” 4C’LİLERİN DURUMU Kamuda 4 C’li olarak çalışanların çalışma şartları hakkında da bilgiler veren Memiş “4C’li arkadaşlarımız 2010 yılında göreve başladıklarında 10 ay maaş alırken Memur-Sen’in talebi doğrultusunda 2012 toplu sözleşmesinde 11 ay, 2013 toplu sözleşmesinde de 11 ay 28 gün maaş alma çalışma garantisi elde ettiler. Bunun yanında da 494 lira eşi çalışmayan 2 çocuk sahibi bir 4C’liye katkı sunmak kaydıyla en azından kayda değer bir ücret almalarını sağlamıştık. Temel talebimiz 4C’lilerin kadroya geçmeleri idi. Bu anlamda toplu sözleşme masasından 4C’lilerin ve üniversite mezunu işçilerin kadroya alınmasına dair komisyon kurulması kararı çıkmıştı bu komisyon önümüzdeki günlerde toplanacak şuanda Devlet Personel Başkanlığı çalışmalarını sürdürüyor ancak biz bu kapsam içerisine sağlıkta görev yapan vekil ebe hemşireler kamu dışı aile sağlığı çalışanları yine 4B’li olanlar Aile Sosyal Politikalar Bakanlığında ek ders karşılığı görev yapan öğretmenlerin de kadroya alınmaları konusunu toplu sözleşmede kadro kapsamını genişleterek arkadaşlarımıza da inşallah kadroyu talep edeceğiz.” HASTANELERİN BİRLEŞTİRİLMESİ Bir basın mensubunun Sivas’taki hastanelerin birleştirilmesi sorusuna da cevap veren Memiş sözlerini şöyle tamamladı: “Hastane birleştirme konuları ile alakalı burada şube başkanımız bu sürecin tamamen içerisindeydi. Hastaneler birleşmeden önce kendileri niye birleşmemesi gerektiğine ilişki görüşlerini ortaya koydular hem halk açısından, hem çalışanlar açısından ama tabi siyasi irade bunu böyle arzu ettiyse ve bakanlık bunu böyle uygun gördüyse yapıldı. Ancak şunu görmek lazım özellikle burada sağlık çalışanlarının döner sermayelerinde bir düşüş olduğuna dair bilgileri aldım. Tabi bugün hastanelerimizi ziyaret edeceğiz, çalışanlarımızı ziyaret edeceğiz onlardan da bu sorunlarını, sıkıntılarını dinleyeceğiz ama bu yerelin bir konusu olduğu için arkadaşlarımız burada birleşmenin niye sorunlu olacağı noktasında epeyce bir çalışma yaptılar bu birleşmenin olmaması gerektiğini ifade ettiler ama bu dediğim gibi siyasi iradenin ve bakanlığın ortaya koyacağı bir konu olduğu için burada söyleyecek çok bir şey bulamıyorum.”