Suat Duman Sivas’ta 1217 yılında Selçuklu Sultanı izzettin Keykavus tarafından yaptırılan Şifaiye Medresesi 797 yıldır Kadın – Erkek eşitliğini simgeliyor. Şifaiye medresesi içerisinde bulunan ana eyvan üzerinde ki kadın ve erkeği simgeleyen semboller tarihçiler tarafından kadın erkek eşitliğine yorumlanıyor. Ana eyvanın üst sağ ve sol tarafında yer alan 2 simge bugün yok olma aşamasına gelse de Anadolu’da kadın ve erkeğin eşitliğini simgeleyen önemli objelerden birisi konumunda. Benzerlerinin Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası ile Kayseri Gevher Nesibe Medresesi’nde bulunduğu bilinen kadın ve erkek figürlerinin 797 yıldır duruyor olması geçmişte kadına verilen değerin bir simgesi haline geliyor. Günümüzde kadın erkek eşitliğinin sadece kağıt üzerinde kaldığı bir dönemde Sivas’ta Şifaiye Medresesi ve Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası gibi yapılarda yüzlerce yıl önce resmedilmiş olması geçmişte kadına verilen değerin önemli tescillerinden birisi oluyor. 2 SİMGE 2 ANLAM Şifaiye Medresesi’nin ana eyvanı üzerinde bulunan 2 simgenin iki ayrı anlamının olması da dikkat çekici başka bir ayrıntı olarak göze çarpıyor. Simgelerin alt kısmında yer alan ifadelere göre bir tarafta Kamer-i Ay, diğer tarafta ise Suret-i Şems ifadelerinin yer aldığı öğrenildi. Bu ifadelerin kadın erkek eşitliğini simgelediği belirtildi. Her iki ifadenin hemen alt tarafında 'Lâ ilâhe illallah' lafzının yazılı olduğu biliniyor. ŞİFAİYE MEDRESESİ Şifaiye Medresesi, 1217 yılında Anadolu Selçuklu Devleti sultanı I. İzzeddin Keykavus tarafından Sivas'ta inşa ettirilmiş medrese. Bir darüşşifayı içeren bir külliye şeklinde yapılmıştır. I. İzzeddin Keykavus'un türbesi de külliyenin içindedir. Çifte Minareli Medrese'nin tam karşısındadır. AÇIK HAVA MÜZESİ SİVAS Şifaiye, Buruciye, Gökmedrese ve Çifte Minareli Medrese gibi ilim merkezlerini barındıran Sivas’ta, Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası ise UNESCO’nun koruma çalışmaları kapsamında yürütülen ‘Dünya Kültür Mirası’ listesinde yer alıyor. Kurtuluş Savaşı’na ışık tutacak kararların alındığı Sivas Kongresi’ne ev sahipliği yapan şehir, yakın tarih açısından da önem taşıyor. 17 ilçesi, 38 belediyesi,bin 246 köy ve 721 köy altı ile ülkenin en çok yerleşim birimine sahip olan Sivas, yazısız ve yazılı tarih dönemlerinin çeşitli uygarlık izlerini ve eserlerini halen taşıyor. Anadolu’nun en eski tarih ve kültür merkezlerinden olan Sivas, 4 bin yıllık tarihiyle kültür turizmini, Kangal Balıklı Kaplıcası gibi şifalı sularıyla sağlık turizmini, Eğriçimen Yaylası, Sızır Şelalesi, Gürün Gökpınar Gölü, Hafik Gölü, Lota ve Tödürge gölleri gibi doğal güzellikleriyle doğa turizmini, Anadolu’nun ilkleri arasında yer alan medrese, cami ve türbeleriyle inanç turizmini, kış şartlarının elverişli oluşuyla da kış turizmini bünyesinde barındırıyor. Kentte, İlhanlı Veziri Şemseddin Mehmet Cüveyni tarafından 1271 yılında yaptırılan Çifte Minareli Medrese, yine aynı dönemde Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından 1271 yılında yaptırılan, adını taç kapı üzerinde yükselen tuğla örgülü iki minaresindeki mavi çinilerden alan Gökmedrese, Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykavus tarafından 1217 yılında yaptırılan Anadolu Selçuklu hastanelerinin en eskisi ve en büyük boyutlusu olan Şifaiye Medresesi gibi eserler, ihtişamını halen koruyor. Anadolu Selçuklu Sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında, dönemin ileri gelenlerinden Hibetullah Burucerdi oğlu Muzaffer tarafından 1271 yılında yaptırılan Buruciye Medresesi de 4 eyvanlı ve ortası açık avlusuyla görenlerin ilgisini çekiyor. DÜNYA KÜLTÜR MİRASLARINDAN DİVRİĞİ ULU CAMİİ Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası ise UNESCO’nun koruma çalışmaları kapsamında yürütülen ‘Dünya Kültür Mirası’ listesinde, Türkiye’deki 9 doğal ve kültürel varlık arasında yer alıyor. Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası’nın, özgün mimarisi, estetik, kültürel ve evrensel değeri, ayrıca 13. yüzyılda kadın erkek eşitliğini de simgeleyen bir anıt olarak bu listenin ilk üçüncü sırasında yer alınmaya layık görüldüğü belirtiliyor. Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan diğer doğal ve kültürel varlıklar içinde plan, mimari oranların elemanları, süsleme ve örtü biçimlerinin dengeli ve uyumlu bir şekilde ayarlanmasıyla başlı başınakendine özgü bir yapı olan Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası’nın, eser olarak tek olduğuna işaret ediliyor. 1576 yılında yaptırılan Behram Paşa Hanı, 19. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Taş-Han, 17. yüzyıl Osmanlı Dönemi’ne ait olduğu sanılan Alacahan Kervansarayı, eğik minaresiyle dikkat çeken Ulu Camii de kentin gezilmeye değer yerleri arasında bulunuyor. CUMHURİYETİN TEMELLERİNİN ATILDIĞI YER Yakın tarihte, Ulusal Kurtuluş Savaşı’na ışık tutacak kararların alındığı Sivas Kongresi’ne ev sahipliği yapan Sivas, bu yönüyle de ayrı bir önem taşıyor. Büyük Önder Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ dediği Cumhuriyetin temellerinin atıldığı kentte, Sivas Kongresi’nin yapıldığı bina da Atatürk Etnografya ve Kongre Müzesi olarak yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor.