Ayakları olmamasına rağmen başarıdan başarıya koşmuş, birçok tarihî şahsiyetle karşılaşıyoruz. İsimlerini bilip engelli olduğunu duymadığımız insanlarımız var. Arkadaşlarla konuşurken, Kemalettin Tuğcu yürüme engelli diyorum, yüzlerde bir şaşkınlık ifadesi. Zemahşeri protez ayaklarıyla bedensel engele sahipti, diyorum pek az kimse biliyor. Vambery ortopedik engeline rağmen Osmanlı’da Türkistan topraklarında oryantalizm faaliyetlerine devam ederek Bir Sahte Dervişin Anıları isimli kitabı kaleme almış, dünyayı dolaşmıştır. Bunun gibi bilmediğimiz neler var.
Bizler de bir kitap hazırlıyoruz. Sivas ili için, İslam tarihi, dünya ve Türkiye geneli engellileri 58 şahsiyeti bir araya toplayarak, tarihî ve felsefi açıdan değerlendireceğiz.
Yürüme engelli arkadaşlarımız fiziksel anlamda sıkıntılar yaşıyor. Kaldırımların uygun olmaması, geçiş yolları üzerine park etmiş arabalar, engellerine engel katıyor. Bir arkadaşım anlatmıştı, çocuğunu hastaneye götürürken zorlandığını, onu rahatça kucağına alamadığını ama yılmadan mücadele ettiğini. Engeli olmayan vatandaşlar, sorumluluk sahipleri empati yaparak, hayatı nasıl kolaylaştırabilirim diye düşünmelerinin gerekli olduğuna inanıyorum. Toplum içerisinde hepimizin bir sorumluluğunun olduğunu bilmeliyiz. Acil işimiz var, memuruz bir evrak bırakacağız, hemen çıkacağız diye arabamızı kaldırıma park ettik. Yürüme engelli vatandaş, akülü arabasıyla kaldırımdan geçemiyor. Yoldan gitmek zorunda kalıyor. Yıllar öncesinde Ankara’nın Yenimahalle ilçesinde bir kardeşimize akülü arabasıyla caddeden gitti diye araba çarpmış ve hayatını kaybetmişti. Duyarlı olmalıyız, karıncayı bile incitemeyen atalarımıza laik davranışlarda bulunmalıyız düşüncesindeyim. İslam dinimiz de bunu emretmiyor mu?
İlimiz Sivas’ta da faydalı işlere imza atan, engellilerimiz yok mu? Halil Geçkil bir dernek başkanı, yardımlar dağıtıyor, yürüyememesine rağmen, akülü arabasıyla koşuyor. Geçenlerde yıl a beş milyona yakın bez dağıttığını söyledi.
Ramazan ayında evlere iftariyelik, yardım kolisi, yirmi bin liraya yakın maddi destek vermiş. Duyunca çok mutlu oldum. Yaşlı ve hasta bezi, bebek bezi dağıtımları yaptığını biliyoruz. Yüzlerce akülü araba, binlerce tekerlekli sandalye veriyor yürüme engellilere. Hizmetleri şehir içiyle kalmayıp çalışmalarını ilden ile terminallere taşıyarak, hizmetine hizmet katıyor. Boş durmayı hiç sevmiyor.
Geçen yazımda da ifade ettiğim gibi ayaklar yürüyemese de insanın içinde heyecanı olmalı. Rabbimiz bizlere akıl vermiş, duyu organları ve farklı özelliklerle donatmış. Rabbimizin verdiklerini kullanmazsak akıl edip düşünmezsek, çalışıp didinmezsek, öldükten sonra hesabı sorulmaz mı?
Rabbimiz kendi rızası için çalışanlardan, bizleri hak yoldan ayrılmayanlardan eylesin.
