MEHMET TIRPAN

Divriği Belediye Başkanı Hakan Gök, Divriği’nin saklı bir hazine olduğunu, bölgede Selçuklu, Osmanlı, Mengücekliler ve daha da önceki beyliklere ait izlerin olduğunu, bu tarihi dokunun günümüzde çok ciddi önem taşıdığını aktardı.

O bölgede beylik kuran medeniyetlerin savaşlardan ve göçlerden etkilenmediğinin tarihte apaçık yer aldığını aktaran Başkan Gök, “Divriği geçmiş yüzyıllarda eğer yol üstünde olsa idi bugün ki tarihi konakların, kümbetlerin, hamamların ve köprülerin bir çoğu belki de  günümüze kadar gelemeyecekti. Divriği’nin uzak ve korunaklı olması nedeniyle Divriği’de bir yaşam oluşmuş. Ortaçağ döneminden beri de maden şehri olan Divriği, günümüzde halen bir maden şehri.” dedi.

Mengüceklilerin Başkentliği Divriği’ye kurduğunu ve Divriği Ulu Cami ve Darüşşifasını çok ciddi paralar harcayarak yaptıklarını da hatırlatan Başkan Gök, “ Bugün biz bu eseri hayranlıkla izliyoruz ancak bu eşsiz yapının yaklaşık 15 yıllık inşa süresi olmuş. Halen ilçemizin 3/2’si koruma imar planı içerisinde. Divriği’de 1. derece arkeolojik sit alanımız var. UNESCO Dünya Miras Listesi'ne kültürel varlık olarak dahil edilen Divriği Ulu Camii ve Darüşşifamız var. 3’üncü derece arkeolojik sit alanımız ve koruma amaçlı imar planımız var. Eserlerimizi koruyarak gelecek nesillere aktarmaya çalışıyoruz. O eserler bizlere atalarımızın bizlere mirası. Programlarımızı ve projelerimizi bu doğrultuda harekete geçirdik. Günümüzde Divriği Ulu Camii ve Darüşşifasını, konakları veya köprüleri yapamıyoruz ama bu tarihi eserlerimize sahip çıkarak restore ederek yeniden ayağa kaldırmaya gayret ediyoruz. İlçemize gelen misafirlerimize ise atalarımızın izlerini göstererek bilgiler veriyoruz. Bu eserlerin ayakta durması ve Divriği’nin bozulmadan kalması bizler için büyük bir şans.” ifadelerini kullandı.

“DİVRİĞİ MUHTEŞEM BİR KENT OLABİLİR”

Divriği’nin üç ayak üzerinde muhteşem bir kent olabileceğinin altını çizen Başkan Gök, “Ekmeğimizin birince derece kaynağı şuanda maden. Maden firmalarında 2 bin 500 kişi çalışıyor. İkinci konu tarım ve hayvancılık. Son ayağımız ise turizm. Bu üç konuda ciddi çalışmalar yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Bölgede yine arıcılık noktasında ciddi mesafe kat ettik ve kooperatif kurarak bal paketleme tesisi dahi kurduk.” dedi.

İlçeyi geleceğe hazırlamak için turizme ağırlık verdiklerini vurgulayan Gök, “Turizm bacasız fabrika. Turizmin gelişmesi için elde kıymetli eserlerin olması lazım ve bu eserler bizlerde mevcut. 800 yıl önce yapılan Divriği Ulu Camii ve Darüşşifamız bizim elimizde altın yüzük niteliğinde. UNESCO’ya kayıtlı bu eserimize insanlar hayranlıkla bakıyor. İslam alemindeki bir kadın ve erkeğin yaptığı ilk eserlerden olması ve her bir kapısının anıt olması da ayrı bir güzellik katıyor esere. 170-180 tescilli konağımız var. Mengücek Kalesi ve Ulu Camimizin restoresi devam ediyor. Bu noktada alt yapı oluşturduk. 10 yıl önce Divriği’de konaklayacağımız bir veya iki otel vardı günümüzde 300 yatak kapasitesine ulaştık. 2 butik otelin inşaatı da devam ediyor. Arazi bulursak da bir iş adamımız 4 yıldızlı otel yapmak istiyor. Bu konuda da arazi arayışımız devam ediyor.” ifadelerini kullandı.

Tarım ve Hayvancılıkla uğraşan bölge halkının da ürettiği ürünü satması için adımlar atıldığını da aktaran Başkan Gök, “ Üreticimizin dağdaki ottan tarlasındaki son ürüne kadar değerlendirmesi lazım. Divriği’de turizmi ön plana çıkardığımızda yaşanan hareketlilikten bölge halkımızda nasipleniyor. Ürettiği ürünü ilçemize gelen misafirlerimize ikram ederek satan üreticimiz üretmekten vazgeçiyor.” şeklinde konuştu.

“DİVRİĞİ BALI DÜNYAYA TANITILACAK”

Divriği’de kaliteli ve ciddi bir oranda bal üretimi de yapıldığını açıklayan Başkan Gök sözlerini, “Divriği’nin balını markalaştıracağız. Divriği’nin balı ilaç niyetine tüketilebilir diyebiliriz. Kademeli mevsim olması çiçek ve bitki çeşitliliğini ön plana çıkarıyor. Bu durum arı ve arıcılar için büyük bir avantajdır. 700’ye yakın kayıtlı arıcımız var ama dışardan gelen bir çok arıcılar var. Dışardan gelen arıcılar arılarına katkı maddesi vererek balın kalitesini düşürüyor ve farklı illerde çok düşük bedellerle Divriği balı diye ürünlerini satıyorlar. Gerçek Divriği balının kalitesini düşürüyorlar. Bu konu da dışardan gelen arıcılara artık yeter diyeceğiz. İstanbul, Ankara ve diğer büyükşehirlerde Divriği’nin balının satılması için dükkanlar açılıyor. İsteyen hemşerilerimiz Divriği’nin ürünleri belirli bölgelerde oluşturulan yerlerden karşılayabiliyor. Bu konuda bal paketleme tesisi ve kooperatifte kurduk. Divriği balını önce Sivas’a, sonra ülkeye, daha sonra ise Dünya’ya tanıtacağız.” şeklinde sonlandırdı.