21.09.2021 tarihli “Benzer Yaşamlar” isimli köşe yazımın devamıdır.

Sözünü ettiğim yazıma https://sivasmemleket.com.tr/benzer-yasamlar-makale,2346.htmll  linkini aratarak ulaşabilirsiniz.

Evlilik, aile ya da iş ilişkilerinde ortak yaşamın işleyişinde biri diğerlerinden daha fazla sorumluluk alıyorsa (alıyorsa dediğime dikkatinizi çekiyorum) diğerine/diğerlerine otomatik olarak daha az sorumluluk kalacaktır. Bazen bu sorumluluk alma durumu yapılacak işlerin yanında, atılacak adımların, verilecek tepkilerin, alınacak kararların, hissedilecek duyguların sorumluluğu bile olabiliyor. Bu durumun, bireye özgü olarak, geçmişten ya da şimdiden kaynaklanan pek çok nedeni olabilir.  Önemli olan bir dengesizlik varsa bu dengesizliğin asıl sorumlusu, sorumlulukları aşırı yüklenen kişidir, bunu net bir şekilde bilmek gerekir.

Kişi sorumlulukları kendiliğinden bırakmadığı veya açık ve net bir şekilde yardım isteyip almadığı ve yardım almadığı durumlarda da aldığı sorumlulukları kendiliğinden bırakmadığı sürece bu durum aynı haliyle devam ediyor olacaktır.

Hem tüm sorumlulukları kendiliğinden almak hem yardım istememek hem de olumsuz duygular içinde şikâyet etmek ve suçlamak büyük çelişkiler içermektedir. Ayrıca sorun görünen durumların da çözümü ve hissedilen öfkenin çaresi olmamaktadır.

Ben yardım isteyemiyorum ya da işleri bırakamıyorum veya onlar kendiliğinden yardım etsinler, benim tavırlarımdan benim çok yorulduğumu, yardım istediğimi anlasınlar ve sorumluluk alsınlar beklentisi gerçekçi değildir hatta boşunadır.

“Ben yapmazsam kimse yapmaz” diyorsan veya “ben yapmazsam kim yapacak” diye soruyorsan yanıtım;

Bilmiyorum…

Bildiğim;

Ya o sorumluluğunu aldığın her şeyi, söylenmeden, tavır koymadan, suçlamadan ve yardım beklentisi olmadan yapacaksın ya da bırakacaksın ve olacakların tüm sonuçlarını kabul edeceksin, nokta…