MEHMET TIRPAN

Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız, ulusal ve uluslararası firmaların her yıl Türkiye’deki üniversiteleri ve dünyadaki üniversiteleri belli kriterlere göre sıralamaya tabi tuttuğunu, bu sıralamalarda Cumhuriyet Üniversitesi’nin geçmiş yıllara göre çok iyi seviyelere yükseldiğini söyledi.

İlk göreve geldiklerinde URAP sıralamasında Cumhuriyet Üniversitesi’nin 64’üncü sıralamada olduğunu hatırlayan Yıldız, “Cumhuriyet Üniversitesi’nin uygulamış olduğu bir çok program büyük Üniversitelerde yok. Örneğin 2017 yılında e-imzaya geçerek diploma vermeye başladık şu anda e- imzaya geçemeyip diploma veremeyen bir çok üniversite var. Biz evrakları elimizde de taşımıyoruz elektronik olarak evraklar ilgili bölüme ulaşıyor yetkili hoca onaylıyor.” dedi.

TEKNOKENT’te bir çok başarılı yazılım firmaları olduğunu Üniversitenin de bu firmalardan yararlanarak çeşitli programlar yaptıklarını, yapılan yenilik ve programların ardından üniversite sıralamasının yükseldiğinin altını çizen Rektör Alim Yıldız, “Üniversitelerin gelişim ve başarı sıralamasını ölçen URAP (University Ranking by Academic Performance) dediğimiz bir kuruluş var. Bu kuruluş Türkiye’deki üniversitelerde yapılan bilimsel çalışmaları ve diğer bir çok çalışmayı bazı kriterlere göre sıralamaya tutuyor. Bizim aynı zamanda üniversitelerimizin üye olduğu URAP (University Ranking by Academic Performance) kuruluşları da var. Orada da Bin + veya Bin 500 + diye gidiyor. Dünya Üniversitelerini sıralamaya tutuyorlar. URAP’ta bizim sıralamamız göre geldiğimizde 64 civarında idi. Şu anda 38’inci sıraya kadar yükseldik. Günümüzde de 2022-2026 stratejik planımızı hazırlıyoruz. Bu planlamanın içerisinde yine sıralamalarda daha üst sıralara çıkmak için kendimize hedefler belirledik. Biz 2023’de kaçıncı sırada 2024-2025 ve 2026 yılında kaçıncı sırada olmamız gerektiği konusunda hangi adımlar atılması gerektiği üzerinde çalışıyoruz. Uluslararası sıralamada binin altına, ulusal sıralamada 30’un altına düşmek istiyoruz. Bir kaç fakültemiz binin altına düştü ama tüm fakültelerimizin sıralamada binin altına düşmesini arzuluyoruz. Şu anda Türkiye’de 200’ün üzerinde özel, devlet ve vakıf üniversiteleri var. Tümü üzerinde sıralama yapılıyor ama genel sıralamada 30’un altına düşmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

“MATBAMIZ ULUSLARARASI YAYIN EVİ STANDARTINDA”

Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız, Cumhuriyet Üniversitesi’nde görev yapan hocaların hazırlamış oldukları kitapların Üniversite bünyesinde faaliyet gösteren matbaada basıldığını söyledi.

İki yıl önce Türkiye Yazarlar Birliği’nden de kamu yayıncılığında ödül aldıklarının altını çizen Yıldız, “Yayın evimiz uluslararası bir yayın evi standardına geldi. Basılı materyallere önem veriyoruz. Söz uçar yazı kalır. Son yıllarda dijital yayınlar çoğalmaya başladı ama bir dergi veya kitabı ilk çıktığında alıp mürekkep kokusunu koklayarak okumak çok güzel bir duygu. Biz bu güzel duygunun devam etmesi için gerekli çalışmaları yapıyoruz. En az kitap basımını ise 500 adet olarak gerçekleştiriyoruz.” dedi.

“CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ BACASIZ BİR FABRİKA”

Cumhuriyet Üniversitesi’nin köklü, gelişmiş ve 55-56 bin kişilik bir istihdama sahip bacasız büyük bir fabrika gibi olduğunu da vurgulayan Rektör Yıldız, “Üniversitemiz bünyesinde okuyan öğrencilerin, görev alan hocalarımızın, akademisyenlerimizin şehre büyük katkıları var. İlçelerimizin bir çoğunda da öğrencilerimiz var ve öğrencilerimiz aynı zamanda ilçelerimize de katkı sunuyor. Salgın döneminde öğrenciler merkeze gidemeyince esnaflar öğrencinin olmadığını ciddi anlamada fark ettiler. Öğrencilerimiz esnafın ticaret yapmasına ciddi katkılar veriyorlar. Öğrenci üniversite içerisinde barınma ihtiyacını karşılıyor, yemekhanesinde yemeğini yiyor fakat asıl ihtiyaçlarının dışındaki alışverişini sürekli şehirden yapıyor. Esnaf her ne kadar şikayetçi olsa da üniversite öğrencilerinin şehre ne kadar faydalı olduğunun farkına vardılar. Yine günlük hastanemize 3 bin civarında günlük hasta geliyor. Üniversiteye gelen milyonların üzerindeki bütçe Sivas’ta harcanıyor. Akademik ve idari personelimiz aldıkları maaşları yine şehrimizde harcıyorlar. Bu sebeple üniversitelerin şehre büyük bir katkısı var. Ekonomik katkının yanı sıra araştırma geliştirme yönünden de Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan firmalarla hocalarımızın yaptığı ortak çalışmalar var. TEKNOKENT’te kurulan firmalar var. Bunlarında şehre büyük katkıları var.” ifadelerini kullandı.