Sizin de çocukluğunuzda okuyunca etkilendiğiniz, damağınızda tadı kalan kitap olmuştur değil mi? Birdenbire aklıma düşünce gözlerim doldu, burnumun direğinde sızı hissettim. O gün hiç üşenmedim. O kitabın ismini ve yazarını bilmeliyim diye kalktım, sabahın altısında araştırma yapmaya koyuldum. Bir görme engellinin doksanlı yıllarda kitaba erişimi zordu. Hocalarımızdan Allah razı olsun haftada bir defa mutlaka bizlere bir kitap okurlar, etütlerimizde, modelaj derslerimizde okuduğumuz kitabı kasetlere çekerdik. Şimdiki gibi erişilebilirlik mümkün değildi. Bilgiye ve okumaya aç bir çocuktuk. Belki ondandır okuduğum kitapları bir kaset gibi hafızama kaydetmem. Cem Amca’yı düşündüm, oğlu Türker’i sırtına alıp sağlık ocağı önüne kadar yürüyüşünü ve onun iyileşmesi için babasına yaşattığı acılara rağmen Cem Amca’nın onu öylece yaralı bırakmayışı. Mesleğinde başarılı bir hemşireyken, nişanlısıyla mutluluk hayalleri kurarken, göklerden boşalırcasına yağan yağmurda, çakan bir şimşeğin, Reyhan’ın kör olmasına ve nişanlısının ölmesine neden olması sonucu yaşanan acı. Bulgaristan’da bir aile dramı. Göçe zorlanan, doğan torunlarının isimlerinin değiştirilmesine yönelik baskılar. Cem Amca’nın Türk örf ve âdet, gelenek göreneklerine uygun yetiştirdiği oğlu Türker’in Bulgar topraklarında aldığı eğitim sonunda özünden kopması. Yüreği yanan bir baba, değerler uğruna verilen mücadelelerin anlatıldığı bir kitap.

1989 yılında Bulgaristan’da yaşayan soydaşlarımız göçe zorlanmış, anılarından, sevdiklerinden koparılmış. Türkiye’deki kardeşleri kucak açmış açmasına ama ya bıraktıkları? Okuduğum kitabın aklıma gelmesi de tevafuk oldu. 29 Mayıs’ta başlayan göçler ağustos ayına kadar devam etmiş, 32 koca yıl geçmiş ama onlara sorsan, neler anlatacaklar kim bilir, o otuz iki yıl nasıl geçmiştir. Kitabın yazarını araştırdığım bir tezin küçük bir dipnotunda bulmuş, tekrardan okumaya karar vermiştim. 12 yaşında okuduğum bir kitabın beni 35 yaşında bir sabah yatağımdan kaldıracağı nereden aklıma gelebilirdi. Kıymetli Ömer Osman ERENDORUK nice güzel eserler bıraktın. 1934 yılında doğan, öğretmen, şair, yazar, yazdığı kitaplarla 2006 yılında vefat etti. Benim okuduğum Buruk Acı kitabı yanı sıra onun gibi harika kitaplar kaleme aldı. Hepsini teker teker okuyacağım inşallah.