Yaklaşık 2 buçuk yıldır solunum cihazına bağlı olarak yaşayan 5 yaşındaki Çınar Alp Gül, Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan ameliyat sonrası artık konuşup yemek yiyebiliyor.
Yaklaşık 2 buçuk yıldır solunum cihazına bağlı bir şekilde hayatını idame ettiren 5 yaşındaki Çınar Alp Gül’ün anne ve babası, bebekleri doğduktan iki gün sonra morarma şikayetiyle hastaneye başvurdu. Yutma bozukluğu teşhisi konulan Çınar, 2 buçuk yaşında midesinden operasyon geçirdi. Çınar’ın operasyon sonrası solunum yetersizliği yaşadığını fark eden doktorlar, Çınar’ı entübe etti. Daha sonra ise entübasyon nedeniyle konuşamayan ve yemek yiyemeyen Çınar, ailesi tarafından muayene için Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniğine getirildi. Burada geçirdiği başarılı operasyonla sağlığına kavuşan Çınar, hem konuşmaya hem de yemek yemeye başladı.
“Şu anda boğazındaki delik kapanmak üzere”
Anne Gül Kambal Gül, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine yaptığı açıklamada, Çınar’ı doğduktan iki gün sonra morarma şikayetiyle hastaneye götürdüklerini belirterek, “Akabinde yutma bozukluğu olduğu söylendi. Gırtlaktan solunum yolu açılmamıştı. 2 buçuk yaşında reflü ameliyatı oldu. Sonrasında solunum yetersizliği dolayısıyla entübasyon süreci uzadı. Trakeostomi’yi (akciğerlerin hava alabilmesi için gırtlaktan yol verilme) o aşamada açtılar. İki buçuk yıldır da trakeostomi ve cihazlarla yaşıyorduk. Akabinde Aydın hocaya muayene için geldik. Bazı testler istediler ve onları yaptılar. Aydın hoca da gırtlağındaki deliğin (trakeostomi) kapanmasının olabileceğini ve kapatmayı uygun gördü. Sonrasında ameliyat sürecimiz başladı, 2 gün burada yattık. Bu sürede de Çınar’ın boğazındaki delik kapandı” diye konuştu.
“Hamdolsun eğitimimizde de artı yönde bir değişim oldu”
Çınar’ın gırtlağındaki delik nedeniyle cihaza bağlı bir hayat yaşadığını belirten anne Gül, “Sosyal hayatımız ciddi bir şekilde etkileniyordu. Sürekli tek başıma idame ettirmem kolay olmuyordu. Makinelerden kurtulup özgürlüğümüze kavuştuk. Okulumuzda asansör yoktu. Biz giriş katlarda eğitim almak zorunda kalıyorduk. O sınıftaki materyaller de çok azdı. Şimdi okulu tamamen kullanabiliyor. Yani makineleri yukarıya çıkartamadığımız için çoğu imkandan faydalanamıyorduk. Hamdolsun eğitimimizde de artı yönde bir değişim oldu" dedi.
“Biz bu işi başardık, sevinçliyiz”
Çınar’ın durumu hakkında bilgiler veren Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Prof. Dr. Aydın Acar ise, Çınar’ın tedavi için ailesiyle İstanbul’dan geldiğini dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:
’’Yaklaşık iki buçuk yıl önce reflü ameliyatı olmuş. Ameliyattan sonra solunum sıkıntısı yaşayan hastamıza acil trakeostomi yapılmış ve entübasyona bağlı olarak da uzamış. Bize geldiğinde kontrol ettik, ses telleri çalışıyordu. Solunum yolu da rahat olduğu için biz bu gırtlağındaki deliği kapattık, hastanın konforuna katkımız oldu. Hastanın 2 buçuk yıldır konuşması yoktu, yeme içmesinde sıkıntı vardı ve gırtlağında da nefes borusu açıktı. Bu nefes borusunu kapattık. Böylelikle hastamızın konuşma eğitimlerine başlamış olduk. Bu hastamız bize geldiğinde boyun orta altındaki trakeit deliği açıktı, konuşması yoktu. Solunum cihazlarına bağlı olarak yaşıyordu. Bu durum ailesi için son derece eziyet ve travmatik bir olay. Anne ve baba için zor şeyler. Biz bu işi başardık, sevinçliyiz.”